"Aklını ve izanını kaybetmiş birileri tarafından yönetilen bir ülkede yaşarsanız, her sabah, farklı düşünen birilerine baskın ile uyanırsınız."
Aklını ve izanını kaybetmiş birileri tarafından yönetilen bir ülkede yaşarsanız, her sabah, farklı düşünen birilerine baskın ile uyanırsınız.
Terörün azdırıldığı, her gün polislerimizin, askerlerimizin, sivillerimizin birer ikişer üçer şehit edildiği karmakarışık bir zamanda yaşarken okullarınız basılır, minicik çocukların eğitim gördüğü kreşlerde eli silahlı polislerle arama yapılır. Gazeteler, medya kuruluşları sabah akşam iktidara övgüler döşenmediği için baskınlara maruz kalır. Akıl biterse, söz ve insaf biterse, geriye sadece zulüm kalır.
Her geçen gün biraz daha iyi anlıyoruz ki bu mesele AK Parti ile Hizmet camiası arasında değil, küçük bir azınlık ile bütün Türkiye arasında yaşanıyor. İliklerine kadar suça bulaşmış bu grup, kendi varlığını devam ettirebilmek ve yaptıklarının hesabını vermemek için büyük bir kaosu tek çıkar yol olarak görüyor. Bu nedenle bir yandan terör azdırılırken diğer yandan ülkenin en itibarlı gazetelerine, televizyonlarına baskınlar düzenleniyor. Ekonomi duvara tosladı toslayacak bir halde iken yandaş gazeteler dövizin patlayacağıyla ilgili birçok manipülatif haber yayımlıyor.
(....)