Almanya Başbakanı Angela Merkel, zirve sonrası yaptığı açıklamada, Alman hükümetinin Türkiye'ye silah satışını durdurmasının da ihtimal dışı olmadığını, ancak bunun NATO'da da tartışılması gerektiğini söyledi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye'ye karşı yeni yaptırım kararları alınabileceğini vurgulayarak Almanya'nın Türkiye'ye yönelik silah ihracatının durdurulmasının da prensipte ihtimal dışı olmadığını söyledi. Brüksel'deki Avrupa Birliği (AB) liderler zirvesinde açıklamalarda bulunan Merkel, ancak öncelikle AB Dış İlişkiler ve Savunma Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in, yaptırımların genişletilip genişletilmeyeceğine ilişkin raporunu beklemeleri gerektiğini dile getirdi. Söz konusu raporun Mart ayında AB liderlerine sunulması planlanıyor.
Açıklamasında silah satışının durdurulmasının NATO içinde de konuşulması gereken bir konu olduğunu vurgulayan Merkel, sözlerini "Bu nedenle şu anda ne Almanya'nın silah ihracatı, ne de bundan sonraki değerlendirmelere ilişkin bir şey söyleyemem" şeklinde sürdürdü.
Alman hükemetinin Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyindeki operasyonları sırasında silah satışını sınırlandırdığına dikkat çeken Merkel, ancak Türkiye'nin bir NATO üyesi olduğuna ve silah sevkiyatının kısıtlanmasına ilişkin kararların görüş birliğiyle alınması gerektiğine işaret etti. AB'nin yeni Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yönetimiyle koordineli bir şekilde hareket etmek isteğini söyleyen Merkel, Joe Biden'ın başkanlık görevini devralmasından sonra AB ile NATO üyelerinin bir araya geleceği bir zirve düzenlenmesinin de planladığını kaydetti.
Yunanistan, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetleri nedeniyle Almanya'nın, aralarında altı denizaltının da bulunduğu askeri teçhizatların Türkiye'ye satışını durdurmasını istemişti. ThyssenKrupp şirketinin dahil olduğu bu satışın izni 2009 yılında verilmişti. Almanya'da ülke dışına askeri teçhizat satışı, hükümetin iznine tabi.
Macron: Türkiye ile diyalog kapısı açık
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da AB liderler zirvesi sonrası yaptığı açıklamada, zirveden çıkan sonucu "Türkiye'ye karşı alınan yeni AB yaptırımları kendi yörüngesindeki istikrar bozucu girişimleri daha fazla kabul etmeyeceğini gösteriyor" şeklinde değerlendirdi.
Macron, bununla birlikte AB'nin Türkiye ile diyalog kapısını açık tuttuğunu da vurguladı.
Öte yandan Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan Avrupa Birliği'nden (AB) diplomat da yaptırım listesi üzerinde çalışıldığını belirterek yaptırımların kişileri hedef alacağını ve "Türkiye'nin eylemlerinin sürmesi" durumunda da yaptırımların sertleştirileceğini söyledi. AB zirvesinden Doğu Akdeniz’deki sondaj faaliyetleriyle bağlantılı kişi ve kuruluşlara yönelik yaptırım listesinin genişletilmesi kararı çıkmış ve yaptırımların kapsamının genişletilmesi ise Mart ayına ertelenmesi kararlaştırılmıştı.
Erdoğan ve Dışişleri'nden tepki
Zirveden çıkan sonucu Cuma Namazı sonrası yaptığı açıklamada değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "AB'nin dün yapmış olduğu zirve, aslında birkaç ülkenin beklentilerine bekledikleri cevabı vermedi. Çünkü talepleri haklı değildi" dedi.
"Hakkımızın teslim edilmesi gerekiyor. Zira şu anda Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Türkiye'ye vermeleri gereken birçok haklar var" diyen Erdoğan, "Avrupa Birliği üyesi ülkeler içerisinde aklıselim sahibi ülkeler burada olumlu tavırlar ortaya koyarak, bu oyunu boşa çıkardılar" ifadesini kullandı. Erdoğan sözlerini "Mart 2021'de yapılacak zirvede yeni bir hazırlığın yapılması, orada bu işin müzakere edilmesi gibi bir beklenti var. Şunu çok açık net söylemek durumundayım. Oradan da herhangi bir şey çıkması mümkün değil" şeklinde sürdürdü.
Türk Dışişleri Bakanlığından zirveyle ilgili yapılan yazılı açıklamada ise çıkan yaptırım kararı kınandı. Açıklamada, "Ülkemizle diyalog ve temas yönünde çaba gösteren Dönem Başkanı dahil birçok AB ülkesi olsa da, bir-iki ülkenin dar siyasi hesapları nedeniyle Türkiye-AB ilişkilerinde henüz pozitif gündem yaratılamamış ve AB hiç bir yararı olmayan kısıtlayıcı önlem alma arayışından çıkamamıştır" denildi. Zirveden çıkan yaptırım kararının baskıyla alındığını savunan Dışişleri, "yanlı ve hukuka aykırı bu tutumu reddettiklerini" kaydetti. Dışişleri açıklamasında "Her zaman söylediğimiz gibi AB dürüst arabulucu rolünü üstlenmeli; ilkeli, stratejik ve aklıselimle davranmalıdır" ifadelerini de yer verildi.