İki yıl önce "Beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar, kusura bakmasınlar. Bu yolda ben, faizi savunanla beraber olamam, olmam" diyerek uygulattığı ekonomi modeliyle Türkiye'ye ağır bedeller ödeten Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz açıklamaları, bugünkü rekor faiz artışıyla yeniden gündeme geldi.
‘Benim alanım ekonomi, ben ekonomistim‘ diyerek Türkiye’yi 2022 yılına yeni bir ekonomi modeliyle sokan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “faiz sebep, enflasyon neticedir” tezi Türkiye’ye ağır bir bedel ödetirken, bugünkü rekor faiz artışı Erdoğan’ın geçmişte söylediği sözleri yeniden gündeme getirdi.
Sözcü'de yer alan habere göre Erdoğan, ekonomistlerden “faiz sebep, enflasyon neticedir” tezine gelen eleştirilere o dönem “Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda nas ortada. Nas ortada olduğuna göre sana, bana ne oluyor?” diye cevaplamıştı.
SIRADAN GELEN BİR HÜKÜM DEĞİLEleştirilerin devam etmesi üzerine Erdoğan bir kez daha dini referanslar vererek şöyle demişti:
“Neymiş efendim? Faizleri düşürüyormuşuz. Benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Elhamdülillah biz doğru yoldayız. Çünkü faiz, zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar hükmü bize öyle sıradan gelen bir hüküm değil.”
Son iki yılda TL'de keskin kayıp, enflasyonda ise hızlı tırmanışa sebep olan düşük faiz politikası çerçevesinde TCMB kademeli olarak 1,000 baz puan faiz indirimi gerçekleştirmiş, Şubat ayındaki depremlerin ardından toparlanmayı desteklemek için 50 baz puan daha indirime giderek yüzde 8.5 seviyesine çekmişti.
TCMB Haziran 2023’deki kararıyla Mart 2021'den bu yana ilk defa faiz artırmıştı.
Haziran ayında Azerbaycan'dan Türkiye'ye dönerken uçakta gazetecilere konuşan Erdoğan, ekonomi hakkındaki bir soruya “Hazine ve Maliye Bakanımızın şu andaki düşüncesi noktasında, biz tabii kendisine burada atacağı adımları süratle, rahatlıkla Merkez Bankası'yla beraber atmasını kabullendik, ‘hayırlı olsun' dedik” yanıtını vermişti.
‘FAİZLE MÜCADELEMİ BİLİYORSUNUZ’ DİYORDUTCMB’nin faiz indirimlerine başlaması öncesinde Ağustos 2021’de resmi yıllık tüketici enflasyonu yüzde 19,25’ti. TCMB’nin politika faizi de yüzde 19’du. Erdoğan’ın yeni ekonomi modelini ilan ettiği kasım ayında ise enflasyon yüzde 21,31 olurken, politika faizi yüzde 15’e çekilmişti. Modelin uygulandığı dönemde resmi enflasyon 21 yıllık AKP hükümetleri döneminin yeni zirvesini gördü.
Erdoğan'ın talimatıyla Merkez Bankası politika faizini indirse de mevduat ve kredi faizlerinde 20 yılın zirvesi seviyeler görüldü.
29 Ocak 2022'de “Faizle mücadelemi biliyorsunuz, faizi indireceğiz ve indiriyoruz. Bilin ki enflasyon da inecek, daha da düşecek. Döviz kuru istikrara kavuşur, enflasyon düşer, pahalılık ortadan kalkar. Bunların hepsi de gelip geçicidir” diyen Erdoğan, yıl içinde enflasyonu düşüremeyince vaatlerini 2023'e sarkıttı. “Herkes hesabını 2023'te yüzde 20 enflasyona göre yapsın” sözleriyle 2022 yılını bitirdi. Ancak 2023’de de bu hesap tutmadı ve enflasyondaki yükseliş hızlandı.
Hükümet seçim öncesindeki dönemde enflasyon ve cari açığı körükleme pahasına kredi musluklarını açtı ancak gelinen noktada birçok vatandaş krediye erişemezken, erişebilenler yüzde 50'lerin de üzerinde faizlerle karşı karşıya kaldı. Kredi kullanıp ev-araba almak toplumun büyük kesimi için artık hayal olurken, mevduat faizler ise yüzde 40’lı seviyeleri aştı. Erdoğan faiz ile olan savaşında ‘reelde' kaybetti.