Ülkücü harekete ömürlerini vermiş olan isimler, MHP yönetiminin kendilerini sorgulaması gerektiğini söylüyor.
Ülkücü harekete ömürlerini vermiş olan isimler, MHP yönetiminin kendilerini sorgulaması gerektiğini söylüyor. Ülkücü hareketin tanınan isimlerinden Ramazan Akgün MHP'deki "kaset skandalı"na tepkili. 12 Eylül döneminde, 7 yılı suçsuz yere cezaevinde geçen Akgün, "biz böyle değildik" diyor. MHP'nin bazı yöneticileri hakkında gayri ahlaki kasetlerin ortaya çıkmasının, önce "milli mefkureye" yani gönül verdikleri ülküye zarar verdiğini düşünüyor Akgün.
Benzer tepkiyi Balıkesir Eski Ülkü Ocakları Başkanı Ahmet Ulu da gösteriyor.
MHP tabanıyla paralel mefkurelere sahip BBP lideri Yalçın Topçu'nun tepkisi ise daha sert oldu.
Bahçeli muvazenesini kaybetti, hedef saptırıyor
MHP lideri Bahçeli'nin partisini sarsan kaset skandallarını okyanus ötesiyle ilişkilendirmesine ülkücü camiadan sert tepki geldi. Musa Serdar Çelebi, "Eğer 'okyanus ötesi'nden kasıt Gülen Hocaefendi ise, onun bu konularla ilgisi olamayacağını her akıl sahibi bilir." derken, BBP lideri Topçu, "Bahçeli muvazenesini kaybetmiş." ifadesini kullandı.
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin kaset skandallarıyla ilgili okyanus ötesini hedef göstermesine tepki büyüyor. Başbakan Tayyip Erdoğan, "Sayın Bahçeli'nin, bu işin okyanus ötesinden yönetildiği gibi bir yaklaşımın içine girmesi çok çirkin. Kendi iç çekişmenizi buraya fatura etmenin anlamı yok." derken, ülkücü davaya gönül veren isimler de Bahçeli'yi sert bir dille eleştirdi. Ülkücü camianın tanınmış isimlerinden Musa Serdar Çelebi, "Eğer 'okyanus ötesi'nden kasıt Fethullah Gülen ise, Hocaefendi'nin bu konularla ilgisi olamayacağını her akıl sahibi bilir." dedi. "Olayın müsebbiplerini, başka yerlerde aramak gerekir." çağrısında bulunan Çelebi, "Dünyanın her coğrafyasında Ay-Yıldız bayrağı dalgalandıran hizmetleri akamete uğratacak veya zan altında bırakacak davranışlardan kaçınmamız gerekir." uyarısını yaptı.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Alaaddin Aldemir de, kaset skandallarının ardından ülkücülerin kırgınlık, kızgınlık ve küskünlük içinde olduğunu dile getirdi. Bahçeli'nin kasetle ilgili faturayı okyanus ötesine kesmesinin yanlış olduğuna işaret eden Aldemir, "Başkalarını suçlamak, savunma değildir. Zorla mı koynunuza kadın soktular. Bir ülkücü olarak canım çok sıkılıyor. Bu hareketin çilesini çekmiş biri olarak içinde bulunduğum psikolojiyi anlatacak kelime bulamıyorum." diye konuştu. Yusufiyeli Ülkücüler Derneği Başkanı Hasan İlter de, "Bahçeli, baraj altında kalma korkusuyla hareket ettiği için, ne yapacağını şaşırmış durumda. Kaseti çıkanların ahlaksız olmasına, insanların iyiliği için mücadele veren Sayın Gülen mi sebep oldu?" diye sordu. Ülkücü camianın önde gelen diğer bir ismi Ökkeş Şendiller, siyaset yapanların inançlarına uygun yaşamak zorunda olduğunu kaydetti. Eski Kahramanmaraş Milletvekili Şendiller, ülkücü tabanın MHP'deki çirkin kaset olayını yakından takip ettiğini vurgulayarak, "Devlet yönetimine talip olan insanlar daha dikkatli olmalı ve daha iyi bir kadro kurmalı. Bu kadar yanlışı olan nasıl Türkiye yönetimine talip olacak? Bahçeli kendisi de istifa etmeli." çağrısında bulundu.
Devlet Bahçeli'ye siyasiler de tepki gösterdi. BBP lideri Yalçın Topçu, yaşanan son kaset olaylarının Bahçeli'nin muvazenesini yitirmesine yol açtığını söyledi. Bahçeli'nin, kasetlerin okyanus ötesinden kurgulandığı iddialarına, "İnsaf! Böyle şey olur mu? Bir siyaset adamı her şeyden önce dengesini, ölçüsünü kaybetmemeli. Belli ki Sayın Bahçeli çok sıkıntılı günler yaşıyor ve bu nedenle muvazenesini kaybetmiş." yorumunu yaptı. BBP Genel Sekreteri Mustafa Destici de, "MHP başka yerlere iftira atarak kendi içindeki yanlışlıkları örtme çabası içinde." yorumunu yaptı. Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek de şunları kaydetti: "Elinde delil ve belge olmadan insanları, hem de okyanus ötesinden diyerek kastettikleri kişi değerli Fethullah Gülen Hocaefendi ise onu suçlamalarını çok yanlış buluyorum. Gülen Hocaefendi'yi hepimiz tanıyoruz. Yaptığı hizmetler bellidir. O hizmetler aklı başında olan, Türkiye'yi seven ve düşünen herkesin takdirle, övgüyle, sevgiyle izlediği hizmetlerdir."
‘Ülkücü harekete yakışmıyorlardı'
Milliyetçi görüşün önemli isimlerinden MHP eski milletvekili Cemal Enginyurt, kaset skandalıyla ilgili sert konuştu. ‘Uçkur siyaseti' ile bir yere varılamayacağını belirten Enginyurt, uygunsuz kasetleri ortaya çıkanların bulundukları makamı hak etmediklerini kaydetti. Enginyurt, şunları dile getirdi: “Zaafları karşında böyle bir sonuç ortaya çıkıyorsa kimseyi suçlamamalılar. Ülkücü harekete yakışmayan insanlardı. Kimseyi suçlamanın da bir anlamı yok. Bu rüzgar şuradan esti. Buradan geldi. Filan yer suçlu demenin manası yok. Bu tarz iddialar karşısında kimseyi zan altında bırakmamak gerekir.”