Muhtar husumetinin olduğu 18 köylüyü 'terörist' yaptı

Mersin’in Mezitli ilçesine bağlı Cemilli Köyü Muhtarı Halil Bağcı 18 köylüsü hakkında ''çeşitli terör örgütlerine üye oldukları, Cumhurbaşkanına hakaret ettikleri” iddiasıyla suç duyurusunda bulundu
Köye gelen terörle mücadele şubesi polislerini karşılarında görünce büyük şok yaşayan köylüler, Bağcı’nın, muhtarlık seçimlerinden kalma husumetler nedeniyle kendilerine iftira attığını söyledi.

Cumhuriyet'ten Abidin Yağmur'un haberine göre, Mersin merkeze 20 kilometre mesafedeki 300 nüfuslu Cemilli köyündeki olaylar 15 Temmuz darbe girişiminden kısa süre sonra, okuma yazma bilmediği iddia edilen H.G adlı bir kişinin adına 27 kişi hakkında jandarmaya ihbar mektubu gönderilmesiyle başladı. Ağustos ayında gönderilen ihbar mektubunda 27 köylünün adları yer alıyor ve köylülerden bir kısmının cemaate sempati duyduğu, bir kısmının PKK’lı, bir kısmının da DHKP-C’li olduğu belirtiliyordu. İhbar mektubu üzerine harekete geçen jandarma, H.G’nin ifadesine başvurdu. H.G, ihbar mektubunu yazmadığını, muhtar Halil Bağcı’nın yanında çalıştığı dönemde Bağcı’nın kendisine boş kâğıt imzalattığını, o boş kâğıdın daha sonra doldurularak ihbar mektubunun hazırlanmış olabileceğini söyledi. H.G. serbest bırakılırken köylüler hakkında ise iddialar asılsız bulunduğu için soruşturma açılmadı.

Geri çekmek istedi

Muhtar Halil Bağcı eylül ayına gelindiğinde bu kez kendi imzasıyla bir şikâyet dilekçesi yazarak Mersin Cumhuriyet Savcılığı’na başvurdu. Bağcı dilekçesinde 18 köylüyle ilgili iddialarda bulundu. Eski muhtar Fevzi Efe’nin cemaat üyesi olduğunu iddia eden muhtar, diğer köylülerden bir kısmının PKK’li, bir kısmının DHKP-C’li olduğunu, diğerlerinin de Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiğini öne sürdü. Muhtar, bir kadını Kuran kursunda hizmet hareketine yakın kişilerin yazdığı yayınları okumakla suçlarken bazı köylülerin “Darbe başarılı olsaydı davul zurna çaldıracaktım” dediğini iddia etti. Bağcı, köylüler hakkında suç duyurusunda bulunduğu duyulunca savcılık dilekçesini geri çekmek istedi. Ancak savcılık bu isteği kabul etmedi ve 18 köylü hakkında soruşturma başlatarak dosyayı Mersin Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne gönderdi.

Köylüler şokta

Köylüler, haklarında soruşturma açıldığını terörle mücadele ekipleri köye gelince öğrendi. Bakkal H.B’nin yanına giden polisler, hakkında soruşturma açılan 18 kişiyi sordu. Kendisi hakkında da soruşturma açılan bakkal H.B, telefonla diğer köylülere ulaştı ve o an köyde bulunanlar polis ekiplerine tek tek ifade verdi. İfade sırasında köylülere suç duyurusu dilekçesindeki iddialar soruldu. Suçlamalar karşısında şok olan köylüler, kendilerine iftira attığı gerekçesiyle muhtardan şikâyetçi oldu.
 
‘İntikam alıyor’

Eski muhtar Fevzi Efe, Halil Bağcı’nın seçimler ve köydeki su sorunu gibi meseleler yüzünden husumet yaşadığı kişilere iftira attığını öne sürdü. Şikâyet dilekçesinde adı geçen 18 kişinin tamamın muhtar Bağcı ile kavgalı olduğunu kaydeden Efe, “Ben senelerdir bu köyde CHP’li olarak bilinirim. Hatta eskiden beri bana ‘komünist Fevzi’ derler. Şimdi PKK, DHKP-C propagandasıyla suçlanıyorum. Eşim cemaate üye olmakla suçlanıyor, damatlarım Diyarbakırlı diye PKK’lı olmakla suçlanıyor. İşin aslı şu: 18 kişinin tek suçu Fevzi Efe’nin ailesinden olmaları ya da seçimlerde ona oy vermiş olmaları. Bağcı’nın benimle kişisel bir husumeti var, bana böyle bir iftira attı. Diğerlerine niye atıyor anlamıyorum. Son seçimlerde 92 oy ben aldım, 102 oy kendisi aldı. Seçimde kendisine rakip olanlardan ya da oy vermeyenlerden böyle intikam alıyor” dedi.

Atatürk'e hakaret iddiası

Köyde uzun süre imamlık yaptıktan sonra emekli olan ve 3 dönemdir muhtar seçilen Halil Bağcı’nın, 1996 yılında, Atatürk’e hakaret suçundan yargılandığını, Atatürk’e hakaret ettiği için Bağcı ile kavga ettiğini anlatan bir köylü ise “Muhtar Bağcı o davadan ceza alabilirdi ama o dönem muhtar olan Fevzi Efe’nin mahkemedeki ifadesi sayesinde cezadan kurtuldu. O olaydan sonra kendisiyle birkaç tartışmamız daha oldu. Her tartışmadan sonra benim hakkımda ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ten suç duyurusunda bulundu ama bir şey çıkmadı. Şimdi de hakkımda soruşturma var ama henüz ifade veremedim. Neyle suçlandığımı, nasıl bir iftiraya uğradığımı bilmiyorum” dedi.

Polisler sordu, ben söyledim

Muhtar Halil Bağcı ise hakkındaki iddiaları reddetti. Köylüler hakkında ihbar mektubu yazmadığını savunan Bağcı, “Soruşturma açılınca polisler köye geldiler, bana bu kişilerle ilgili soru sordular, ben de bildiklerimi, gördüklerimi söyledim. Soruşturmadan o şekilde haberim oldu” dedi. Bağcı, H.G. adlı şahsa boş kâğıt imzalattığı ve o imzayı ihbar mektubunda kullandığı iddiasını da “İhbar mektubunu H.G. kendisi yazdı. O mektupta adı, soyadı, adresi eliyle yazılmış. İhbar mektubundan sonra karakolda ifade verince benimle ilgili yalanlar uydurmuş. Ben kocaman adama nasıl baskı yapabilirim” sözleriyle reddetti
14 Ocak 2017 13:23
DİĞER HABERLER