"Erdoğan’ın önüne çıkan her fırsatı kullanarak seçim üzerinde oluşturduğu hegemonya AK Parti’yi kaçınılmaz bir seçim hezimetine sürüklüyor."
13 yıl önce, 2002 seçim kampanyasında olsaydı Erdoğan’ın Siirt’teki konuşması AK Parti’den Millî İttifak’a (Saadet-Büyük Birlik İttifakı) oy kaymasını durdurabilirdi.
Artık ezberlediğimize göre, bu hafta içinde Orta Anadolu’dan MHP’ye oy kaymasını engellemek için Vatan-Millet-Sakarya edebiyatına hız vermesinin de pek faydası olmayacağını söyleyebiliriz. Erdoğan’ın seçim kampanyası iyi gidiyor; oy pusulasında adı yazmadığı için, kaybeden AK Parti oluyor.
Davutoğlu’nun seçim karargahındaki kurmayların, Erdoğan’ın her konuşmasında yolmaktan ne saçları, ne sakalları kalıyordur. İçlerinden geçen tek dilek “sussa, sadece sussa, hiç konuşmasa” olmalı. Kim evet kim, din ve inanç eksenli bir bölünmeyi ve çatışmayı, Ana Muhalefet liderine “kitapsız” ve “kafir” göndermesi ile körükleyen bir liderliğin peşinden gider? Hele kaos ve istikrarsızlık endişesi ile her şeye rağmen AK Parti’de ısrar eden seçmen, Siirt’teki buram buram din istismarı ve kışkırtma kokan konuşmayı dinledikten sonra çareyi nerede arar?
(...)