Medya, 15 Temmuz gecesi öldürülen darbeci general Semih Terzi'nin eşine yönelik bir noterdeki "bıçaklı saldırı"yı "Başkatip darbeci generalin eşini bıçakla kovaladı" başlığı ile haberleştirdi.
KOVALAMADI BIÇAKLA SALDIRDI!
Vicdanımızla beraber aklımızı da yitiriyoruz.
Belki de yitirdik...
Medya 15 Temmuz haberlerinde öylesi bir nefret dili kullanıyor ki bu cinnet hali ne zaman biter kestirmek imkansız.
Akşam internette dolaşırken bir haber gözüme takıldı.
Show TV'nin özel haberiymiş.
Ürkütücü bir tonla "Darbeci generalin eşini bıçakla kovaladı" diye bağırıyordu haberi okuyan ses.
Öyle çok yüksek sesle, öyle çok tekrar ediyordu ki "Kovalanan kişinin suçu neydi?" diye soramıyordu insan.
Kulak kesilip başta sona bir kaç kez izledim haberi.
Ankara'da bir noterde yaşanmış olay.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında kahraman Astsubay Ömer Halisdemir’in vurarak öldürdüğü "darbeci" general Semih Terzi’nin eşi Nazire Terzi vekalet vermeye gitmiş.
Noter başkatibi generalin eşini tanımış ve sonra olanlar olmuş. Gerisini haberden okuyalım:
"Darbeci Semih Terzi'nin eşi Nazire Terzi görüntüdeki. Tutuklu, şimdi cezaevinde. Ankara'da noterde mal varlıklarını üçüncü kişilere devretmek için vekaletname çıkarmak istedi. Ama noter katibi Kerem Sağlıklı onu tanıdı. Terzi'yi elinde bıçakla böyle kovaladı."
Bu nasıl bir haber dili?
"Kovaladı" ne demek?
Ne zamandan beri bir kadına yönelik "bıçaklı saldırı", "kovaladı" denerek meşrulaştırılır ve mazur görülür oldu?
Medya hangi ara aklını, vicdanını, hukuk duygusunu böylesi kaybetti?
Haberin devamı daha da ibretlik.
Terzi’yi tanıyan ve bıçakla saldıran noter katibi Kerem Sağlıklı anlatıyor:
Kerem Sağlıklı: Vekaletname eğer yapılsaydı, intikal edilecekti ve darbeci Semih Terzi’nin tüm malları kaçırabiliyordu. Bu işlemde Ömer Halisdemir gibi bir yiğidin ve 250 şehidin hakkı var. Bu hakları yedirtemezdim.
Noter katibinin hislerini elbette anlıyorum.
Ama herkes kendisi adaletini sağlamaya kalkarsa mahkemelere ne gerek var?
Dahası Semih Terzi ölmüş, hesabı burada kapanmış.
Allah'ın huzurunda da elbet hepimiz gibi o da yaptıklarıyla yüzleşecek.
Hepsinden önemlisi eşinin darbeci olması Nazire Terzi'yi suçlu yapar mı?
Hangi din buna izin veriyor?
Allah Kur'an da açıkça "Kimse, bir başkasının suç (ve günah) yükünü çekmez ve onunla yargılanmaz." demiyor mu?
Evrensel hukuka göre suçun şahsiliği prensibi yok mu?
Türkiye bir darbe girişimi atlattı diye dinin ve evrensel hukukun hükümlerini bir kenara mı koyacağız?
O zaman darbecilerden ne farkımız kalır?
Dahası bu ülke ilk kez darbe ve darbe girişimi yaşamıyor.
27 Mayıs'tan 28 Şubat'a, Ergenekon'dan Balyoz'a darbeciler ya da darbeye kalkıştığı iddia edilen generallerin eşlerine ya da yakınlarına böylesi fiili saldırılar oldu mu?
Haberin dili o kadar problemli ki neresinden tutsanız elinizde kalıyor:
"Terzi'nin eşi de gözaltına alınıp adli kontrolle serbest bırakıldı. İşte o sırada noter noter gezmeye başladı. Aynı notere ikinci kez gelip mal varlığını kız kardeşine devretmek istedi."
Anlaşıldığı kadarıyla Nazire Terzi'nin kendisine ait olan varlıkları satmasını engelleyen hukuki bir kaide bulunmuyor.
Bir kadına bıçakla saldıran başkatibin sözlerinden Nazire Terzi'nin kendisine yönelik hiç bir sözlü ya da fiili sataşması olmadığı halde kulak misafiri olduğu noter işlemi sebebiyle kontrolünü kaybettiği anlaşılıyor:
Kerem Sağlıklı: Elim ayağım titriyordu, kendim de böyle çok sinir olmuştum onların işlemi yapılırken kendimde büyük sorumluluk hissettim.
Habere göre başkatip yerinde duramadı, işlem yapılmadan gönderilmesini istedi. Nazire Terzi ve yanındaki kişi işlem bitmeden ayrılmayı kabul etmedi. İddiaya göre bu sırada tehditvari konuşmalara şahit oldu. (Bu konuda her hangi bir görüntü, ses vs
kaydı ve bilgi yok.) Noter çalışanı bıçak almak için yukarı çıkmış. ( Yani ortada planlı kasıtlı bir saldırı hazırlığı var)
Kerem Sağlıklı: "Bizden hepiniz özür dileyeceksiniz hepiniz anlayacaksınız" dedi ben bunu duyar duymaz artık bitirdim. Kalktım buradan girdim içeri "Çıkın buradan kovuyorum" dedim. Bıçak göbeğimden düşüyor benim. Bıçağı görünce... Yoksa gitmeyeceklerdi emin olun.
Show Haber'in yayınladığı güvenlik kamerası kayıtlarından, başkatibi çevredekelerin güçlükle durdurduğu, Nazire Terzi ve yanındakilerin ise her hangi bir karşılık vermediği görülüyor. ( Olsaydı böylesi linç dilini kullanan medya mutlaka yayınlardı)
Ama buna rağmen bir kadına ve yanındaki adama bıçakla saldıran Kerem Sağlıklı'nın kendisi polisi arayıp tehdit iddiasıyla şikayetçi olmuş.
Sıkı durun!
Asıl skandal bundan sonra başlıyor.
Semih Terzi'nin noterde bıçaklı saldırıya uğrayan eşi çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Noter başkatibi hakkında ise adli her hangi bir işlem yapılmadı.
Ama noterin hakkını yememek lazım.
Fiili saldırı sebebiyle başkatip Kerem Sağlıklı'nın iş akdini feshetmiş.
Yani devletin ve medyanın unuttuğu hukuku sadece noter hatırlamış!
Ertuğrul Cihan