Tekirdağ'daki nefret operasyonunda tutuklanan öğretmen ve hayırseverlerle ilgili skandal bir uygulamaya imza atıldı. Tutuklanan isimlerin avukatı Murat Keçeci, müvekillerinin ‘Kendi avukatımızı istiyoruz' sözlerine karşın, hâkimin zapta ‘Sessiz kalma hakkını kullandı' beyanını geçirdiğini söyledi.
Tekirdağ'da öğretmen ve hayırseverlere yönelik gerçekleştirilen nefret operasyonu sonrasında gözaltına alınan daha sonra ise avukatsız bir şekilde sorgulanıp tutuklanan 12 kişiyle ilgili skandal bir gerçek ortaya çıktı. Sulh Ceza Hâkimliği'ne sevk edilen hayırseverlerin sorgusunda bulunan avukatlar, Çorlu Adliyesi'nde hakim tarafından hiçbir hukuki gerekçe göstermeden duruşma salonundan da polis zoruyla attırıldı.
‘SÖYLENMEYEN BEYANLAR ZAPTA GEÇİRİLDİ'
Tutuklanan isimlerin avukatı Murat Keçeci, hakimin zapta, söylenmeyen beyanları geçirdiğini anlattı. Müvekkillerin ‘Kendi avukatımızı istiyoruz' sözlerine karşı hakimin zapta 'Sessiz kalma hakkını kullandı' beyanını geçirdiğini ifade eden Keçeci olayı şöyle anlattı: "Hakim bizi mahkeme düzenini bozmak bahanesiyle dışarı attı. Daha sonra müvekkilime ‘Avukatın dışarı atıldı sana CMK'dan bir avukat ayarlandı' demiş. Müvekkilim de ‘Ben avukatımı istiyorum, avukatımla ifade vereceğim' deyince hakim zapta ‘Susma hakkını kullandı' şeklinde beyan yazmış. Bu, evrakta sahteciliğe kadar gider."
‘HUKUKUN TEMELİNE DİNAMİT KONULDU'
Çorlu'da yaşanan hukuk skandallarının herkesin gözü önünde gerçekleştiğini ifade eden Keçeci, "Sulh Ceza Hakimliklerinin nasıl bir proje mahkeme olduğu bir kez daha anlaşıldı. Hukukun temeline dinamit koyduğunu herkes görmüş oldu" diye konuştu. Seçilmiş avukatların salondan çıkarılmasının bahane edilmesiyle zabıtta birçok hukuksuzluğa imza atıldığını aktaran Keçeci şöyle devam etti: "Hakim yargılamaya devam etmek için, müvekkillerin ağzından çıkmayan sözleri sanki ağzından çıkmış gibi yansıtmış. İleriki zamanlarda bu hukuksuzluk bu hakimin başını ciddi şekilde ağrıtacak bir iş.”
‘AİHM'E KADAR GİDECEĞİZ'
Müvekkilinin savunma hakkından mahrum bırakıldığını ifade eden Keçeci, "Duruşma düzenini bozduğumuz falan gerekçe olamaz. Yasanın ve düzenin uygulanması, dosyadaki delillerin tarafımıza gösterilmesi gibi temel usule ilişkin taleplerdi. Biz sadece hakimin kanuna uymasını ve uygulamasını talep ettik. Bu yüzden dışarı çıkartıldık. Yasal olarak ilk iş, itirazlarımızı yapacağız. HSYK şikayetlerimizi hazırlıyoruz. Hukuki yolların hepsini tüketip sonuca ulaşamazsak AYM'ye bu ağır hak ihlaliyle ilgili bireysel başvurumuzu yapacağız. Oradan da netice alamazsak AİHM'e kadar gideceğiz” diye konuştu.
ÖZGÜR DÜŞÜNCE