"Maliyeti 2 milyar 972 milyon dolar olarak belirlendi. Şartnamede Astaldi ve Çeçen’in 610 milyon dolar nakit özvarlığı vardı. Kalan 2 milyar 318 milyon dolar da kredi alındı. Üstelik bu krediler, 1990’lardan bu yana ilk kez uygulanan bir yöntemle Hazine garantisiyle geçen yıl elde edildi…"
Çok ilginç bir haber… İktidara yakın işadamı İbrahim Çeçen ve İtalyan Astaldi’nin ortaklaşa yaptığı üçüncü boğaz köprüsünde hafriyat işi yapan üç taşeron firma iflas erteleme istemiş. Yani batmışlar…
Hatırlarsınız İbrahim Çeçen’in adı Sabah-Atv havuzu için “Ben de 100 milyon dolar vereyim” diye konuşulmuştu geçen yıl…
Neyse… Neden ilginç diyoruz taşeron firmaların batmasına? Çünkü biliyoruz ki bir taşeron firma ancak iki nedenden batabilir…
1) Söz verdiği işi zamanında bitiremediği için kendisine iş yaptıran firma parasını zamanında ödemez. Ve taşeron batar.
2) Kendisine iş yaptıran firmanın parası yoktur, ödemeyi yapamaz. Ve taşeron batar…
Köprü inşaatında üç firmanın, aynı anda işi geciktirdiği için parayı alamayıp batması, akla ve hayatın olağan akışına uzak bir ihtimal. Zaten işi geciktirselerdi, ana firma olan IC-Çeçen ve Astaldi bugüne kadar işi onlardan alırdı. Malum köprüyü ne kadar erken bitirirlerse o kadar çok para kazanacaklar… Zaten haberlerden söz konusu taşeronların eski değil, halen üçüncü köprüye bağlı olan taşeronlar olduğunu anlıyoruz.
(...)