OHAL'le birlikte KHK'ları da kalkmalı

OHAL'i sözde kaldıran AKP KHK'lar ile OHAL'i devam ettiriyor... Oysa uzman hukukçular OHAL ile birlikte KHK'larında otomatik olarak kalması gerektiği görüşünde...

İDARE hukukunun duayen ismi Prof. Dr. Metin Günday: “Nasıl ki OHAL yasası OHAL ilânı ile yürürlüğe girip, OHAL kalkınca yürürlükten kalkıyor, buna dayalı KHK’lar da OHAL kalkınca otomatikan yürürlükten kalkar. Tüm dünyada idare hukukunun, idarî yargılamanın felsefesi ve temel ilkesi budur.”

Danıştay’ın sıkıyönetim kararı

“12 EYLÜL’DE sıkıyönetim bittikten sonra, atılan1402’likler idarî yargıya gitti. Mahkemeler farklı kararlar verince Danıştay bir içtihat kararı aldı ki yasa hükmünde ve bağlayıcıdır: Sıkıyönetim geçici bir rejimdir, kalkınca kararları da otomatik olarak yürürlükten kalkar, hepsi göreve iade edilir.”

***

OHAL’le birlikte KHK’ları da kalkmalı

Prof. Günday, AYM’nin ve Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu’nun verdiği içtihat kararları hatırlatarak “OHAL kalktığında OHAL KHK’larının da otomatikman yürürlükten kalkmalı” dedi.

24 Haziran seçimlerinde meydanların ana başlıklarının önde geleni Olağanüstü Hal’in (OHAL) kaldırılması vaadiydi. Muhalefet adaylarının hepsi seçildikleri takdirde OHAL’i hemen kaldıracaklarını söylerken, CHP’nin adayı Muharrem İnce bir adım daha ötesini vaat ediyordu; “Haklarında herhangi bir soruşturma açılmaksızın, yarıya intikal etmiş bir durumu olamayan konumda bulunanları hemen göreve iade edeceğim. Diğerleri için yargılamanın sonucunu bekleyeceğim!” Cumhurbaşkanlığı Seçim Manifestosu’nda ve AKP’nin Seçim Beyannamesi’nde bile OHAL’in koşulları ortadan kalkana kadar süreceğini beyan eden Erdoğan ve AKP ise seçime iki hafta kala bu söylemini değiştirdi. Son Başbakan Binali Yıldırım 18 Temmuz’da sona erecek OHAL’in uzatılmayacağını söylerken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’da “24 Haziran’dan sonra OHAL’e neşter vurulacağını, kaldırılabileceğini” açıkladı.

Kara kara düşünüyorlar

Şimdi OHAL kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) kamudaki görevlerinden ihraç edilen, kamuda bir daha ömür boyu çalışamama yasağı getirilen, yurt dışı yasağıyla pasaportları iptal edilip el konulan hatta bu kapsama ilgileri olmadığı halde eşleri, çocukları, akrabaları, anne-babaları bile dahil edilen yüz binleri aşkın kişi ve yakınlarıyla birlikte milyonları bulan bir kitle, 18 Temmuz gecesi saat 24.00’da sona erecek OHAL sonrası süreçte mağduriyetlerin ortadan kalkıp kalmayacağını, ne yapacaklarını düşünüyor.

İçtihat kararları var

Türkiye’nin önde gelen İdare Hukukçusu Prof. Metin Günday OHAL’li ve 18 Temmuz sonrası OHAL’siz süreci Ahval Haber’e Gazete Duvar’a değerlendirirken “Şu anki yargısal ve adil olmayan tablonun tek müsebbibi var, o da en yüksek yargı kurumu olan Anayasa Mahkemesi (AYM)” dedi. Prof. Günday, gerek OHAL uygulaması gerekse son değişikliklerle Anayasadan çıkartılan Sıkıyönetim dönemlerindeki benzer uygulamalara yönelik olarak AYM’nin ve Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu’nun verdiği içtihat kararları bulunduğunu belirterek, normal, olağan bir yargı düzeninde ve hukuk devleti çerçevesinde, “OHAL kalktığında OHAL KHK’larının da otomatikman yürürlükten kalkmasının zorunlu ve geçerli bir adalet ilkesi olduğunu” kaydetti.

Bunun dünyada örneği yok

Prof. Günday çıkartılan KHK’larda üniversite, sendika, dernek, medya kuruluşları, şirketlere yönelik el koyma, kapatmalar yanında kamudan ihraçlarda “ilanihaye, sınırsız, süresiz” bir durumun söz konusu olduğunu belirterek “Ömür boyu kamuda çalışma yasağı, pasaporta el koyma, yurt dışına çıkış yasağı vb. olamaz. Dünyada bunun örneği yok. Bir insanı ömür boyu açlığa, işsizliğe, temel haklar arasında yer alan seyahat özgürlüğünden mahrumiyete mahkum edemezsiniz. Hem de bunu hiçbir yargı kararı, bazılarında soruşturma kovuşturma dahi olmaksızın yapamazsınız. OHAL kalkınca bitmesi gereken düzenlemeler var, AYM bunu ele almayı reddederek en büyük hukuksuzluğun yolunu açtı” dedi.
17 Temmuz 2018 06:53
DİĞER HABERLER