Öztrak: AKP döneminde Türkiye'ye 31,1 milyar dolar kaynağı belirsiz para girdi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "AKP iktidarında cari açık rekorlar kırarken; cari açığın finansman kalitesi de hızla bozulmuştur. 12 yıllık AKP iktidarında Türkiye'ye 31,1 milyar dolar kaynağı bilinmeyen para girmiştir." dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak'ın IMF'nin açıkladığı son veriler ve ekonomideki son gelişmeler hakkında yazılı açıklama yaptı. Öztrak, açıklamasında şunları kaydetti:

"Anayasal sınırları tanımayan Cumhurbaşkanı, bunu yaparken, eski partisinin genel başkanı gibi konuşmakta, ekonomide sanal başarı hikayeleri anlatmaktadır. Ancak, IMF'nin bu hafta küresel ekonomiyle ilgili yeni yayımladığı verilere göre Türkiye, AKP'nin göreve geldiği 2002'den 2014'e kadar geçen 12 yılda yerinde saymıştır. Türkiye, satın alma gücü paritesiyle 2002'de dünya ekonomileri arasında 17. sıradır. 2014'te de Türkiye'nin sıralamadaki yeri değişmemiştir. AKP döneminde Türkiye'nin büyümesi potansiyelinin altında kalmıştır. AKP döneminde ortalama büyüme hızı yüzde 4,7'dir. Türkiye'nin çok partili yaşama geçtiği 1946 yılıyla 2002 arasındaki ortalama büyüme hızı ise yüzde 5,1'dir.

AKP'nin görevde olduğu dönemde büyüme hızı sürekli düşmüştür. Dönemin Başbakanının ifadesiyle 2003-2007 arasındaki "çıraklık(!)" döneminde kucağında dünyada güven uyandıran bir programı bulan AKP, son derece elverişli küresel iklimin de etkisiyle ortalama yüzde 6,9 büyüme sağlamıştır. "Kalfalık(!)" dönemi olan 2008-2011'de büyüme ortalama yüzde 3,3'e, "ustalık(!)" dönemi olan 2012-2014 döneminde ise yüzde 3,0'e düşmüştür. Her üç dönemde de büyüme performansı bize benzeyen ekonomilerin ortalamasının altındadır. Yani dönemin Başbakanı ustalaştıkça işleri bozmuştur.
Yine IMF'nin son verilerine göre yapılan karşılaştırmada enflasyon ve işsizlik de "kalfalık(!)" döneminde hızla kötüye gitmiştir. 2007 yılında yüzde 8,4 enflasyonla gelişen ve yükselen ekonomiler arasında 61. sırada olan Türkiye, 2014 yılında yüzde 8,2 enflasyonla 25. sıraya tırmanmıştır. Benzer şekilde 2007 yılında yüzde 9,2 işsizlikle gelişen ve yükselen ekonomiler arasında 26. olan Türkiye, 2014'te yüzde 9,9 işsizlik oranıyla 22. sıraya çıkmıştır.

Dönemin Başbakanı Cumhurbaşkanı olduktan sonra da ekonomiye zarar vermeyi sürdürmektedir. Anayasanın kendisine çizdiği sınırları aşıp Merkez Bankasıyla kavgaya girerek, ülkenin, iş dünyasının ve vatandaşın sırtına ağır yükler yüklemektedir. Erdoğan'ın müdahaleleri nedeniyle TL, benzer ülkelerin para birimlerinden çok daha fazla değer kaybetmiştir. Yılbaşından bu yana Türkiye'ye benzer ekonomilerin para birimleri dolar karşısında yüzde 4,8 değer kaybederken, TL'deki değer kaybı yüzde 15'i aşmıştır. TL'nin dolar karşısında 35 kuruş değer kaybetmesi, 2014 yılsonu itibariyle 431,6 milyar dolar döviz açık pozisyonu olan Türkiye'nin sırtına 151 milyar TL ek yük yüklemiştir. Aynı dönem itibariyle 182,1 milyar dolar açık pozisyonu bulunan özel sektöre kur farkından çıkan fatura ise 63,7 milyar TL olmuştur. Mevcut Hükümetin şirketler kesimini döviz cinsinden borca batıran düzenlemelerinin faturası giderek ağırlaşırken, vatandaşlarımız da TL'deki değer kaybı nedeniyle yapılan zamların cebinde çıkardığı yangını derinden hissetmektedir.

AKP döneminde cari açığın iyileştiği iddiaları da doğru değildir. AKP'nin göreve geldiği 2002 yılında 626 milyon dolar olan cari açık 2014 yılı sonunda 45,9 milyar dolara ulaşmıştır. Cari açığın milli gelire oranı sıralamasında 2002 yılında dünya ülkeleri arasında 115. sırada olan Türkiye, 2014 yılında 79. sıraya sıçramıştır. Bir başka ifadeyle 2002-2014 arasında Türkiye, cari açığın milli gelire oranı sıralamasında 36 sıra birden kötüleşmiştir. 2011 yılında yüzde 9,7'ye yükselen cari açığın milli gelire oranı ise tüm dönemlerin rekorudur.

Cari açık AKP iktidarında rekorlar kırarken; cari açığın finansmanında net hata noksan kalemi hiçbir dönemde olmadığı kadar artmıştır. AKP iktidarında kaynağı belirsiz para girişi 31,1 milyar dolara ulaşmıştır. Sadece 2015'in Şubat ayında ülkemize kaynağı belirsiz 4,3 milyar dolar girmiştir. Bu, son 17 yılın rekorudur. CHP iktidarında ekonomi yönetiminin yapacağı ilk iş bu hareketleri izlemekle görevli olan Hazine Müsteşarlığı'ndan, TCMB'den ve MASAK'tan bu paranın kaynağını sormak olacaktır. Bürokratların bu sorulara hazır olmalarını bekliyoruz." CİHAN
18 Nisan 2015 12:40
DİĞER HABERLER