Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden, Japonya Başbakanı Kişida Fumio ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ile Kamboçya'da bir araya gelerek Kuzey Kore'nin füze ve nükleer tehditleriyle mücadele konusunda iş birliğini görüştü.
Kamboçya'nın başkenti Phnom Penh'de düzenlenen Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) 2022 Zirvesi marjında gerçekleşen üçlü görüşmenin ardından açıklama yapan Biden, ABD, Japonya ve Güney Kore'nin, Pyongyang'ın "provokatif davranışları" karşısında "her zamankinden daha fazla ittifak halinde" olduğunu söyledi.
Biden, Seul ve Tokyo'yu, Kuzey Kore'nin füze denemeleri konusunda Washington'ın endişelerini paylaşan "kritik müttefikler" olarak nitelendirdi.
ABD Başkanı, ülkesinin Hint-Pasifik bölgesine olan bağlılığını yineleyerek, Doğu ve Güney Çin denizlerinde seyrüsefer özgürlüğünün önemine işaret etti.
Beyaz Saray'dan zirveye ilişkin yapılan açıklamada, Biden'ın ülkesinin Çin'le "şiddetli şekilde rekabet edeceği" ve Pekin'in insan hakları ihlallerine ilişkin iddiaları dile getireceğinin altını çizdiği bildirildi.
Ayrıca Biden'ın, rekabetin çatışmaya dönüşmemesi için dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki iletişim kanallarını açık tutmayı umduğu belirtilerek, Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarını korumanın önemini yinelediği aktarıldı.
Görüşmeye ilişkin Japon yetkililer, Kişida, Biden ve Yoon'un yıl başından beri yoğun balistik füze denemeleri yapan Kuzey Kore'ye karşı caydırıcılığın artırılması gerektiği konusunda mutabık kaldığı açıklamasında bulundu.
Görüşme sonrası üç lider ortak bir bildiri yayınlayarak "daha önce görülmemiş düzeyde bir üçlü koordinasyon" sağladıklarının altını çizdi ve özellikle güvenlik alanında daha yakın ilişkiler geliştirme sözü verdi.
Ortak bildiride, ABD'nin her iki müttefikini de savunma konusunda "demir gibi sağlam" taahhütte bulunduğu yer aldı.
Öte yandan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Air Force One uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada Kuzey Kore'nin yedinci nükleer denemesini gerçekleştirmesi halinde üç liderin koordineli bir yanıt vermeyi planladığını söyledi ancak ayrıntı vermedi.
"Üç ülke arasında iyi koordine edilmiş üçlü bir yanıt bekleyebilirsiniz" diyen Sullivan, bunun güvenlik, ekonomik ve diplomatik bileşenleri içerebileceğini ifade etti.