ABD’deki başkanlık seçimlerinin sonuçlarıyla ilgili uzun sürecek bir belirsizlik, ekonominin önde gelen aktörlerini endişelendiriyor.

Alman Sanayicileri Birliği (BDI) Başkanı Dieter Kempf, ABD seçim sonuçlarına ilişkin uzun soluklu bir belirsizlik sürecinin, ekonomi dünyasının geleceğe yönelik güvenine zarar vereceğini söyledi.

“ABD demokrasisine güven, şirketler için de büyük önem taşıyor” diyen Kempf, bu nedenle verilen tüm oyların sayılması gerektiğini, ancak bu süreç tamamlandıktan sonra seçimleri kazanan liderin, hukuka riayet edilerek ilan edilmesinin büyük önem taşıdığını aktardı.

Kempf, “ABD’deki gerilimin tırmanmamasını, herkesin itidalli davranmasını umuyoruz. Alman sanayisi olarak, seçimleri kimin kazandığından bağımsız olarak, transatlantik ilişkilerde yeni bir sayfa açılmasını istiyoruz” açıklamasını yaptı.

Koronavirüs gibi pek çok krizin ancak güç birliği yapılarak aşılabileceğini de sözlerine ekleyen Kempf, “AB ve ABD olarak ancak birlikte hareket ederek, demokratik, özgürlükçü ve sorumluluk bilincine dayanan ortak değerler zeminindeki çoğulcu sistemimizi savunabiliriz” diye konuştu.

Alman Ekonomi Enstitüsü (IW) ise yayımladığı açıklamada, seçim sonuçlarına ilişkin uzun soluklu bir ihtilafa yol açmaktan kaçınılması gerektiğini duyurdu.

ABD seçim sonuçları ile ilgili  belirsizliğin uzun sürmesi  ya da seçimlerin meşruiyetinin sorgulanmasına yol açacak bir ihtilafın yaşanması durumunda, ABD’de bir yönetim boşluğuna yol açılacağına dikkat çeken IW, bunun hem ABD hem de küresel ekonomide olumsuz sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti.

IW iktisatçıları, koronavirüs salgınının dünya ekonomisine olumsuz etkilerine de dikkat çekerek, “Ekonominin merkezi konumundaki ABD ve liderliği daha fazla istikrarsızlığa yol açacak hamlelerden kaçınmalı” çağrısını yaptı.

Kiel Dünya Ekonomi Enstitüsü (IfW) Başkanı Gabriel Felbermayr da ABD’de yaşanacak belirsizlik sürecinin, Koronavirüs krizinin etkilerini azaltmak için planlanan teşvik paketi gibi pek çok kritik kararın alınmasını geciktirebileceğini, zora sokabileceğini söyledi. Felbermayr, “Bu tür belirsizlik süreçleri ABD konjonktüreni ve tüm dünya ekonomisine zarar verir” dedi.

ABD’deki gelişmelerin, Alman-Amerikan ekonomik ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebileceği belirtiliyor. Alman Makroekonomi ve Konjonktür Araştırmaları Enstitüsü (IMK) Direktörü Sebastian Dullien, Avrupa’dan ABD’ye en çok mal ihraç eden ülkenin Almanya olduğunu hatırlatarak, şu görüşü aktardı:

 “Eğer Trump yeniden bir dört yıllığına başkan olursa, o zaman transatlantik ticaret ihtilafları yeniden tırmanabilir. Bu, Almanya ve AB’den otomotiv ve otomotiv parçalarına ceza niteliğinde ek gümrükler anlamına gelebilir. Bu da zaten kritik bir eşikte olan Alman otomotiv sanayisinin bu süreçten olumsuz etkileneceği anlamına gelir…”

ABD seçim sonuçlarındaki belirsizlik,  Türkiye piyasalarında da  tedirginliğe yol açtı, gün içerisinde dolar kurunda dalgalanma yaşandı.

Bir ara 8,52'nin üzerini gören ABD doları, daha sonra 8.40 seviyesine geriledi.Bu arada Borsa İstanbul Endeksi (BIST100), bugüne yüzde 0.41 artışla başladı.

ABD seçim sonuçlarının açıklanmaya başlanması ve Donald Trump’ın kritik eyaletleri kazandığının duyurulmasıyla birlikte, Halkbank hisselerinin değer kazanması dikkat çekti.

İran’a yaptırımları delmek suçlamasıyla ABD’de yargılanan Halkbank’ın hisseleri yüzde 6’ının üzerinde değer kazandı.