Polis öldürenler asker değil paramiliter gruplardı

Marmaris Davası sanığı: Bizden önce Marmaris'e gidenler TSK personeli değildir. Paramiliter gruplar olduğuna inanıyorum. Ölümler onların girdiği çatışmada olmuştur. Biz çatışmaya girmemeye büyük özen gösterdik
‘Darbe gecesi polis öldürenler asker değil paramiliter gruplardı’

Erdoğan’a suikast davası sanıklarından Yüzbaşı Ergün Şahin’in savunmasını tamamlamasından sonra Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görev yapan Üsteğmen Mehmet Demir, savunmasını yaptı.

Kendilerinden önce farklı gruplara bağlı paramiliter kişilerin bölgede çatışmaya girdiğini ileri süren Mehmet Demir, “Bizden önce bir grup Marmaris’e gelmiş ve ölümler onların girdiği çatışmada olmuştur. Bizden önce gelenler Türk Silahlı Kuvvetleri personeli değildir. Paramiliter gruplar olduğuna inanıyorum. Biz çatışmaya girmemeye büyük özen gösterdik” dedi.

“BİZİM GERİ ÇEKİLME ŞANSIMIZ OLMADI”

15 Temmuz günü ülke çapında sıkıyönetim ilan edildiğini ifade eden Mehmet Demir, “Birçok birlikte buna uymak için personelini kışlalara çağırdı. Ancak gece bu bildirinin sahte olduğu ortaya çıkınca geri çekildiler. Bizim öyle bir şansımız olmadı. Devletin kanalı TRT’den sıkıyönetim kararını öğrenip verilen emirlere uyduk. Eğer imkanımız olsaydı biz de gerçeği öğrenip emirlere uymazdık” dedi. 15 Temmuz gecesi Marmaris’te planlanan çatışma ortamının yaratılması için çevre illerden polislerin getirildiği iddiasını da gündeme getiren Demir, “Marmaris’te saat 04.00’dan önce çıkan olayların üzerinin kapatılması için çatışma ortamı çıkartıldı. Ancak bizim aldığımız eğitim bunu önledi. Olaydan sonra toplanan 772 boş kovandan 192’si bize aittir. Ortalama kişi başı 10 mermi atılmadı. Üzerimizde 6 şarjör olan bizler ancak birisini kullanmıştır. 03.20’den önce farklı gruplar gelip çatışma çıkartmışlardır” dedi.

Mehmet Demir, gerçeklerin aksine farklı iddialarda bulunup kendilerinden önce bir grubun helikopterle geldiğini, bölgeyi iyi bildikleri için önceden belirlenen yerlere ateş ettiğini, sis bombası attıklarını ve gaz maskesi kullandıklarını söyledi.

POLİS MEMURUNU ONLAR ŞEHİT ETMEMİŞ

Kendilerine yönelik tüm suçlamaları kabul etmeyen ve başka gruplar yüzünden olayların yaşandığı iddialarında bulunan Mehmet Demir, Meclis Araştırma Komisyonu’nun darbeyle ilgili olarak diğer davalardaki kronolojik akış ile kendi davalarının kronolojik akışının farklı olduğunu da ifade etti. Darbeci askerlerden tutuklu sanık Mehmet Demir, “Helikopterle tahliye edilemeyen tim, yeni bir yol bulmak için Case De Maris Otel’in bulunduğu yere gidiyor. Ateş baskısından kurtulmak için havaya ateş ediyor. İlk ateşi de polisler açmıştır. Şehit polisin göğsündeki ateş timin atışıyla olmaz. Timin atışının ters istikametindedir. Otopsi gibi kriminal raporlar gibi bilimsel verilerde hatalar yapılmıştır. Polis memurlarından Mehmet Çetin’in nerede ve nasıl şehit edildiği de belli değildir” dedi. Emir komuta içerisinde sıkıyönetimin ilan edildiğini düşündüğü için görevi kabul ettiğini de anlatan Mehmet Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Harp Akademisi’nde Şükrü Seymen’le buluştum, görevlendirme olmadı. Akademiden çıkacağımı bile bilmiyordum. Lojmanlar bölgesinden çıkacağımı bilseydim telefonumu ve cüzdanımı yanıma alırdım. Diğer sanıklarla irtibatım yoktur. Devre ve sınıf arkadaşlarımla telefonda konuştum. İstanbul’da helikopterin gelmesine kadar şüphelendiğim ve kaygılandığım bir olay olmadı. Bir terör operasyonuna hazırlık maksadı ya da yakın bir yere gideceğimiz ruh hali içerisindeydim. Bizler havalimanına farklı araçla intikal ettik. Havalimanından kısa sürede helikopterin havalanmasından dolayı İzmir’e gideceğimizden ve mahiyetinden bilgilendirilmedik ta ki Çiğli’ye inene kadar. Çiğli’de, Sönmezateş’in görevi tebliğ etmesi ve Genelkurmay’ın emriyle bunu yaptığımızı söylemesi suç teşkil ettiği tarafımdan anlaşılmadı. Sönmezateş generaldir ve emirleri Genelkurmay Başkanı’ndan aldığını söylemiştir. Genelkurmay Başkanı herkesin amiri olduğu için kabul edip faaliyete başladım.”

15 Temmuz gecesi şartları, mağdur müştekiler tarafından olağanüstü kabul edilirken kendileri için gayet olağan kabul edildiğini söyleyen Mehmet Demir, “Ben o gece diğer sanıklarla banka soygununa katılmadım. Sönmezateş ve Seymen, terör örgütüne yardıma göndermedi. Ben o gece yaşça rütbece büyük komutanlarımın emriyle devletin havalimanından, devlete ait helikopterle havalanarak devletin resmi kanalındaki bildiriye inanarak icra ettim” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Demir, darbe gecesi oğlu Abdullah Recep Olçok’la birlikte İstanbul’da şehit olan Erol Olçok’un da aralarında bulunduğu kişilerin, 15 Temmuz öncesinde darbeye ilişkin işaretler verdikleri gibi tepki çeken iddialarda bulundu. Sanık Mehmet Demir, 15 Temmuz darbe teşebbüsü içinde senaryo olduğu iddiasında bulunup Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın da gerekli önlemleri almadığını öne sürdü.
15 Ağustos 2017 00:48
DİĞER HABERLER