İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, helikopter kazasının ardından en çok konuşulan isimlerden oldu. Reisi'nin geçmişiyle ilgili dikkat çeken bilgiler de en çok okunanlar arasında.
İran’ın sekizinci ve son cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, yaşanan helikopter kazasında hayatını kaybetti. Göreve 2021’de başlayan Reisi, 1988’de yaklaşık 5 bin siyasi mahkumu yargısız infazını denetleyen ve halk arasında ‘ölüm komitesi’ olarak bilinen savcılık komitesinin bir üyesiydi.
2021'de göreve gelen Reisi, rejime sıkı bağlılığıyla biliniyordu ve İslam Devrimi’nin büyük destekçilerindendi. İran’ın dini açılardan önemli bir şehri olan Meşhed’de büyüyen ve dini bir eğitim alan Reisi, 1979’daki İslam Devrimi’nin ardından savcı yardımcısı olarak görevlendirildi ve devrimin lideri Ayetullah Humeyni’ye büyük bir bağlılık gösterdi.
İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İDDİALARI
Cumhuriyet'te yer alan habere göre Reisi, 19 Temmuz 1988’de başlayıp 5 ay süren ve yaklaşık 5 bin siyasi suçlunun hükümet tarafından sistematik bir şekilde infaz edilmesini kapsayan, gayri resmi olarak ‘ölüm komitesi’ olarak bilinen komitede görev alıyordu. Komite, İran İslam Devrimi’nden sonra cezaevine atılan muhaliflerin kurşuna dizilerek ve asılarak öldürülmesinden sorumluydu. İnfaz edilen mahkumların toplu mezarlara gömülmesi uzun bir süre uluslararası kamuoyunda tartışma konusu oldu. O dönemde cezaevine atılan ve hayatta kalmayı başaran 3 kişi, 12 Aralık 2023’te İsviçre mahkemesine başvurarak Reisi’yi işkence, soykırım ve yargısız infaz gibi insanlık suçlarıyla suçlamıştı. Ancak kendisi, binlerce mahkumun idam edilmesinde rolü olduğuna dair iddiaları hiçbir zaman kabul etmedi.
TAHRAN SAVCILIĞI VE SONRAKİ GÖREVLERİ
1989’da Tahran savcısı olarak görevlendirilen Reisi, 2004'e kadar Din Adamları Özel Mahkemesi’nde başsavcılık yaptı. İran’da 2017’deki cumhurbaşkanlığı seçiminde Hasan Ruhani’ye karşı aday olan Reisi, seçilemedi ancak, 2021’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazandı ve ilk turda oyların yüzde 62’sini alarak ülkenin 8. cumhurbaşkanı oldu. Reisi, ekonomiyi iyileştirmeye, komşuluk ilişkilerini canlandırmaya ve duraksayan anlaşmaları ilerletmeye ilişkin verdiği bir dizi vaatle birlikte görevine başladı.
MAHSA AMİNİ PROTESTOLARI
Cumhurbaşkanlığı sürecinde, Mahsa Amini isimli bir kadın başörtüsü kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle ahlak polisi tarafından gözaltına alındıktan 3 gün sonra hayatını kaybetti. Bu olay sonucu ülke geneline yayılan ve dünya kamuoyundan da büyük destek gören protestolara ilişkin Reisi, sert bir tutum sergiledi. Eylemler esnasında yüzlerce eylemci güvenlik güçleri tarafından öldürüldü. Başörtüsü yasalarında herhangi bir değişikliğe gidilmedi ve hükümet tarafından Amini’nin ölümü, gerçekleştirilen sert müdahalelere bağlanmadı.