Sezgin Tanrıkulu: AK Parti döneminde JİTEM, JÖTEM oldu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, devletin faili meçhuller konusundaki düşüncesinin aynen devam ettiğini söyledi. Tanrıkulu, AK Parti iktidarı döneminde 'beyaz Torosların' tekrar devreye girdiğini ve AK Parti döneminde JİTEM'in JÖTEM olduğunu ifade etti.

Diyarbakır'da 1992 yılında yazar Musa Anter'in öldürülmesine ilişkin davanın 5. duruşması Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşma sonrası CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Halkların Demokratik Partisi Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş açıklamalarda bulundu.

"DEVLETİN FAİLİ MEÇHUL KONUSUNDAKİ DÜŞÜNCESİ AYNEN DEVAM EDİYOR"

Musa Anter cinayeti olayının Diyarbakır'da gerçekleştiğini ama davanın Ankara'ya nakledildiğini hatırlatan Sezgin Tanrıkulu, "Bugün yargılamada da gördük sanıklar korkunç bir cezasızlıktan faydalanıyorlar. Yargının hoşgörüsü var, hükümetin koruması var. Devletin faili meçhul konusundaki düşüncesi aynen devam ediyor. Bu nakiller yargı kararı ile olmadığı Adalet Bakanlığı'nın araya girmesi ile oldu. Adalet Bakanlığı'nın devreye girip yargılamaların başka illere nakledilmesi bile sanıkların cezasızlıktan faydalanmasının ve onlara güvence verilmesinin göstergesidir." ifadelerini kullandı.

TUTUKLU SANIK HAMİT YILDIRIM OĞLU ARAYA GİRDİ

Tanrıkulu açıklama yaptığı sırada araya davanın tutuklu sanığı Hamit Yıldırım'ın oğlu Muzaffer Yıldırım girdi. Muzaffer Yıldırım, babasının Musa Anter'in öldürülmesi olayı ile ilgilisinin olmadığını ileri sürdü. Mağdur olduklarını dile getiren Muzaffer Yıldırım, 9 kardeş ile ortada kaldıklarını söyledi.

"BU İKTİDAR DÖNEMİN JİTEM, JÖTEM OLDU"

Muzaffer Yıldırım'ın bu sözlerinin ardından Tanrıkulu, Yıldırım'a 'senin babanın da adil bir şekilde yargılanmasını savunuyoruz." dedi. Tanrıkulu şöyle devam etti: "Bu iktidar dönemin beyaz Toroslar tekrar devreye girdi. Yeşillerin adı yeniden Diyarbakır duvarlarına yazıldı. Bu iktidar dönemin JİTEM, JÖTEM oldu."

Çözüm sürecinde, faili meçhul cinayetlerin konuşulduğunu ve en büyük taleplerden biri olduğunu bilgisini veren Meral Danış Beştaş, "Kürt sorununu çözecekseniz, Türkiye'yi demokratikleştirme iddianız var ise kesinlikle geçmişte yaşanan suçların da açığa çıkarılması gerekiyor. Ama şuanda AKP iktidarı tersi istikamettedir. Bu suçların üstünü örtmek 20 yıl sonra açılan davalarında da beraat kararı ile sonuçlanmasına katkı sunmak onların temel görevi haline gelmiştir." dedi.

"JİTEM'İN AKLANMASINA NE CUMHURBAŞKANI, NE BAŞBAKAN TEK CÜMLE ETMEDİ"

Beştaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiçbir basın mensubunun duyduğunu sanmıyorum, çünkü biz de duymadık. JİTEM'in aklanmasına ne Cumhurbaşkanı, ne Başbakan, ne Adalet Bakanı ne de bir başak bakan tek cümle etmedi. Ama Cumhurbaşkanı'na yapılan bir hakaretten dolayı her gün onlarca kişi hakkında dava açılıyor. Polisler görevden alınıyor. Cemal Temizöz tutukluyken görevden alınmadığı halde, Cumhurbaşkanı'na hakaretten polisler bile görevden alınıyor. Bu kadar çifte standart yargılama süreci ile karşı karşıyayız."

TUTUKLU SANIK HAMİT YILDIRIM'IN OĞLU CUMHURBAŞKANI'NA SESLENDİ

Beştaş'ın konuşmasının ardından Muzaffer Yıldırım tekrar araya girerek mağdur olduklarını savundu. Muzaffer Yıldırım ardından basın mensuplarına açıklamada bulundu. Babasının 3 yıldır Musa Anter cinayettin yargılandığını hatırlatan Muzaffer Yıldırım, "Kimse bizim üzerimizden siyaset yapmasın. Biz burada mağduruz. Hükümette bu işin bilincindedir. Kimse hükümete top atmasın, burada tamamen biz mağduruz. Bizi mağdur eden PKK'dır. Biz şehit ailesi olduğumuz için HDP'liler tarafından, PKK'lılar tarafından hedef gösterildik." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Yıldırım şöyle devam etti: "Sayın Cumhurbaşkanı, babam hiçbir zaman Musa Anter'in katili olmadı. PKK'cı da JİTEM'ci de olmadık. Bir Kürt vatandaşı olarak Cumhurbaşkanı'na sesleniyorum, mağduriyetimiz giderilsin. Musa Anter'i kim vurduysa ortaya çıksın. 9 kardeş ile ortada kaldık." CİHAN
09 Kasım 2015 15:21
DİĞER HABERLER