İngiltere’de 3 küçük kız çocuğunun öldürüldüğü saldırının ardından başlayan protestolar devam ediyor. Aşırı sağcıların eylemlerinde çok sayıda polisin yaralandığı belirtildi.
İngiltere’nin 29 Temmuz'da gerçekleştirilen, 3 çocuğun ölümüne, 8'i çocuk 10 kişinin yaralanmasına neden olan bıçaklı saldırının ardından eylemler birçok şehre yayıldı.
Saldırgan Axel Rudakuban’ın Galler doğumlu olduğu açıklanmış olsa da göçmen ve Müslüman karşıtı grupların protestoları devam etti.
Liverpool polisi, şehir merkezinde "ciddi düzensizlik" ile uğraşırken bir dizi memurun yaralandığını söyledi.
Doğudaki Hull kentindeki yetkililer de dört kişinin tutuklandığını ve üç memurun yaralandığını söyledi.
Sunderland şehrinde de bir caminin etrafını çevreleyen çevik kuvvet polisine bira kutuları ve taşlar atan aşırı sağcılar ile polis arasında arbede çıktı. Atlı polisler, bazıları maskeli olan protestocuları camiden geri püskürttü. Şehir merkezindeki arabalar da grup tarafından hedef alındı ve devrilen bir araç yakıldı.
Ülke genelindeki camilere güvenliği arttırmaları tavsiye edilirken, polis teşkilatı da ilave memurlar görevlendirdi.
Bir ay önce seçilmesinden bu yana ilk büyük sınavıyla karşı karşıya olan İngiltere Başbakan Keir Starmer, şiddet olaylarından dolayı "aşırı sağı" kınadı ve polisin güçlü bir şekilde harekete geçmesini destekledi.
NELER YAŞANDI?Southport'ta 29 Temmuz'da dans okuluna giren kişinin bıçaklı saldırısında 3 çocuk yaşamını yitirmiş, 8'i çocuk 10 kişi yaralanmıştı.
Saldırının ardından polis, Cardiff doğumlu 17 yaşındaki zanlıyı olayda kullanıldığı değerlendirilen bıçakla yakalamıştı.
Şehirde aşırı sağcıların saldırısı sonucu 53 polis ile 3 polis köpeği yaralanmış, 4 kişi gözaltına alınmıştı.