Sosyal medya ile gelecek tahmini imkansız değil
-IBM Thomas J. Watson Araştırma Merkezi Proje Yöneticisi Doğanata:
"Sosyal medya ve internette yazılanlar, firmalar veya bu işle ilgili
danışmanlık şirketlerince hedefleri doğrultusunda anali
İZMİR (A.A) - Emre Umurbilir - IBM Thomas J. Watson Araştırma
Merkezinde proje yöneticisi doktor Yurdaer Doğanata, sosyal medyanın
yaygınlaşması ve veri depolama maliyetinin düşmesiyle, yüzde 90ı son iki yılda
oluşan "veri okyanusu"nun maddi değerinin 1 trilyon doları bulduğunu, bu
verilerin analizleriyle geleceğe ilişkin bazı tahminlerin yapılabildiğihi
bildirdi.
ABDnin New York kentindeki araştırma merkezinde görev alan doktor Yurdaer
Doğanata, AA muhabirine, teknolojinin gelişimiyle veri depolama maliyetlerinin ve
alanının hızlı biçimde düştüğünü belirterek, şu anki veri depolama maliyetleriyle
bir kişinin hayatının videoya alınıp arşivlenmesinin günde 1 dolara mal
olabileceğini söyledi.
Dünya genelinde saniyede 10 bin kişinin kredi kartı kullandığı, 40 bin
kişinin "tweet" attığı örneklerini veren Doğanata, sosyal medyanın yaygınlaşması
ve veri depolama maliyetinin düşmesinin etkisiyle günde 2,5 milyar gigabyte
verinin ortaya çıktığını, dünyadaki tüm verinin yüzde 90ının ise son iki yılda
üretildiğini kaydetti.
Doğanata, geçmişte radyo ve televizyon kanallarıyla tek merkezden iletilen
mesajların, günümüzde sosyal medya aracılığıyla herkes tarafından iletilebilir
hale geldiğine dikkati çekerek şunları söyledi:
"Şu an en geniş etki alanı olan kişi, 24 milyon takipçisiyle Lady Gaga. Veri
okyanusunun dibindeki 1 trilyon dolar değerindeki hazine, bizlerin sosyal
medyadaki profili. Firmalar, kişisel özelliğimiz, algılama seviyemiz, sosyal
kişiliğimiz ve ihtiyaçlarımızı öğrenebiliyor, mesajlarımızdan karakter tahlili
yapabiliyor. Mesajlardan, insanların hassasiyeti yakalanmaya çalışılıyor."
-"Gelecekle ilgili belirsizlik hep olacak ama..."-
Sosyal medya ve internette yazılanların, firmalar veya bu işle ilgili
danışmanlık şirketlerince hedefleri doğrultusunda analiz edildiğini belirten
Doğanata, "Sentiment Analizi" adı verilen yöntemle ilgili şu uygulama örneklerini
verdi:
"2010 yılından itibaren 30 yaş altındakilerin mesajlarına bakılarak, 2014
yılının modasının steampunk olacağı tahmin ediliyor. Televizyon almak istediği
mesajını atan kişiye 10 saniye sonra ilgili bir firmadan teklif gelebiliyor ya da
bir üründen şikayetçi olan kişiye, o firmanın genel müdürü tarafından 3 dakika
içinde özür mesajı gönderilebiliyor. İstanbulda, cep telefonu kullanım
verilerinden yola çıkılarak toplu ulaşım güzergahlarında düzenleme yapıldı ve
verimlilik sağlandı. Gelecekle ilgili belirsizlik her zaman olacak ama
analizlerimizle, hipotezlerin gerçekleşme olasılığının yüksekliğini tahmin
edebileceğiz. Veri analiziyle, yakın zamanda nezle hastalığının hangi bölgeden
nereye yayıldığı, kişilik profiliniz ve yaşadığınız yere göre nezleye yakalanma
ihtimaliniz, ona göre planlama yapmanıza ilişkin tahmin ve uyarılar
yapılabilecek."
Doğanata, "veri okyanusu"nun yüzde 80inin metinden oluştuğunu, metinleri
değerlendirecek programları yazacak kişilerin aynı zamanda üst düzey dil
bilgisine sahip olması gerektiğini anlatarak, bu özellikler ile verilere dayalı
tahminde bulunabilen matematik bilgisine sahip olanların iş açısından "aranan
kişiler" haline geldiğini ifade etti.
-"Arap Baharı, elimizdeki en güçlü kanıt"-
Yurdaer Doğanata, "Sentiment Analizi" yöntemiyle tahminin en büyük kanıtının
"Arap Baharı" olduğunu kaydederek, şunları anlattı:
"Arap halkının yöneticileriyle ilgili kullandığı kelimelerin sentiment
analizine bakıldığında, çok ilginç sonuçlar çıkmaya başladı. Daha önce Suudi
Arabistan, Mısır veya Libyada patlak veren olayların gazete analizlerinde
kullanılan kelimelerle sosyal medya arasında korelasyon kurulduğunda, 1970te
olan bir olaydan önceki hareketin, örneğin Hüsnü Mübarekin devrilmesinden 3 ay
önce sosyal medyada ortaya çıktığını görüyoruz. Bu bağlantı kurulsaydı, 3 ay
önceden bu olayları bekleyebilirdik."
-"1984 dünyası değil, daha demokratik dünya"-
Halk hareketlerinin önceden tahmin edilebilirliğinin, George Orwellin
"1984" adlı romanındaki gibi mutlak devlet kontrolünü sağlayamayacağını savunan
Doğanata, buna neden olarak Orwellin yarattığı dünyada insanların birbirleriyle
haberleşme imkanı bulunmamasını gösterdi.
Doğanata, 5 yıl önce meydana gelen büyük depremi dünyaya 3 ay sonra
doğrulayan Çinde, yakın zaman önceki yaşanan depremin ise henüz sarsıntıları
devam ederken sosyal medya aracılığıyla tüm dünyaya duyurulmasına işaret ederek,
mevcut iletişim imkanlarıyla toplumun tek merkezden kontrol edebilmesinin
güçlüğüne dikkati çekti.
Hayal bile edilemeyecek bir konuda, sosyal medya aracılığıyla yarım saat
içinde 100 bin kişinin toplanabileceğini ifade eden Doğanata, "Bu, devletler
üzeri bir güç. Devletlerin veya firmaların, çok büyük yatırımcıların gücü
olmasına rağmen şu an sosyal medyanın insanlara verdiği gücü sınırlandırmak
mümkün olmayacak. İletişim sistemleri ve olanaklarının artması, ülkelerde kendi
kültürlerine göre sistemlerin yerleşmesine büyük faydası olacak. Artık kapalı bir
toplum zor. Bizim ne hissettiğimiz aslında büyük devletleri bile korkutacak bir
güç" diye konuştu.
Yayıncı: Serdar Yılmaz