Dünyanın en muteber ekonomi dergisi The Economist, 2019 yılında dünya ekonomisini bekleyen 10 tehlikeyi yazdı. 

Dergiye göre en önemli 10 riskten biri Arjantin ve Türkiye gibi ülkelerin sebep olabileceği yaygın bir gelişmekte olan ekonomiler krizi.

Derginin araştırma servisi Intelligence Unit tarafından hazırlanan “Küresel ekonomi için 2019’daki en önemli 10 risk” başlıklı raporda gelişen ekonomilerde ekonomik kriz çıkması ticaret savaşından sonra en büyük ikinci tehlike olarak gösterildi.

Raporda Türkiye’ye ve gelişen pazarlara ilişkin şu değerlendirmeler yapıldı:

“Gelişen ülke paraları ABD’nin parasal sıkılaşması ve güçlenen dolarla 2018’de ciddi değer kaybetti.

Türkiye ve Arjantin gibi ekonomilerde cari açık, politik istikrarsızlık ve kötü politikalar gibi birden fazla etkenin bir araya gelmesi tam bir para birimi krizine yol açtı.

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) sıkılaşmada daha temkinli bir yola girmesiyle tekrar bu pazarlara bir sermaye girişi olsa da, gelişen pazarlarda ‘ekonomik güven hâlâ kırılgan’ ve risk iştahında beklediğimizden daha kötü bir bozulma yaşanırsa bu ekonomiler üzerindeki baskı yeniden artar. Büyük bir gelişen ekonominin ‘yurtiçi nedenlerle veya ticaret savaşı gibi dış sebeplerle’ krize girmesi baskıyı artırır.

İflaslar bankacılık krizine yol açabilir

(Çok muhtemel olmasa da) Arjantin ve Türkiye gibi ülkelerde yaşanan para birimi krizi, ‘dolardaki güçlenmenin iflaslara neden olmasıyla bir bankacılık krizine dönüşürse’ de yatırımcılar gelişen ekonomilerden kaçabilir.

En kırılganlar (Türkiye, Arjantin) derin bir krize girebilir.

Böyle bir senaryoda hiçbir fark gözetmeyecek daha sert bir sermaye çıkışı özellikle dış dengesizlikleri olan ülkeleri acılı düzeltmeler yapmaya zorlar ve ‘en kırılgan olanları derin bir krize girebilir’. Gelişmekte olan ekonomilerde büyüme sert bir şekilde düşerek küresel ekonomiyi de aşağı çeker.”

ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının topyekün bir küresel ticaret savaşına dönüşmesi. 

ABD’li şirketlerin borçlarının bir resesyona sebep olması.

Gelişmekte olan pazarlarda geniş tabanlı bir krizin bulaşarak büyümesi.

Petrolde arz kesintilerinin küresel ekonomiye zarar verecek şekilde artması.

Güney ve Doğu Çin Denizi’ndeki bölgesel ihtilafların bir çatışmaya dönüşmesi.

Siber saldırıların interneti kesintiye uğratması. 

Veri bütünlüğüne ilişkin endişelerin internetin büyük bir kısmını felce uğratması.

Kore Yarımadası’nda askeri bir çatışma.

Siyasi çıkmazlar sonucu anlaşmasız bir Brexit’in gerçekleşmesi.

Siyasi ve mali istikrarsızlığın İtalya’da bankacılık krizine yol açması.