EDİRNE (A.A) - Salih Baran - Özgün Tiran - Selimiye Camisi, Meriç ve Tunca nehirleri üzerindeki tarihi köprüler, açık hava müzesi konumundaki Sarayiçi ve İğneada Longoz Ormanları, sonbaharda ziyaretçilerine renk cümbüşü yaşatıyor.
     Sonbaharın son günlerinin yaşandığı, kış aylarının yaklaştığı Trakyada tarihi ve doğal güzellikler ziyaretçilerini cezbediyor.
     Osmanlının eski payitahtı Edirne, başkentlik yaptığı dönemlerden kalan eserlerle ziyaretçilerini tarih yolculuğuna çıkarıyor. Meriç ve Tunca nehirleri üzerindeki taş köprüler, sararan ve dallarından kopmayı bekleyen yaprakların arasında heybetini sergiliyor.
     Türk-İslam eserlerinin zirvesi, Mimar Sinanın ustalık eseri, serhat boyundaki abide Selimiye Camisi de ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.
     Yiğitlerin seslerinin yankılandığı Kırkpınar Er Meydanı, Kanuni Sultan Süleymanın divanı topladığı Adalet Kasrı, Fatih Sultan Mehmetin çocukluğunun geçtiği, İstanbulun fethi için hazırlıklar yaptığı Yeni Saray ile vatan topraklarını savunan kahramanların isimlerinin yankılandığı Balkan Şehitliğinin bulunduğu Sarayiçi de sonbaharın sarı tondaki renkleriyle süslendi.
     Yorgan misali serilen sarı yapraklarla kaplanan açık hava müzesi konumundaki Sarayiçi, ziyaretçilerini büyülüyor.
    
     -İğneada Longoz Ormanları-
    
     Avrupa ve Türkiyenin en büyüğü olarak nitelendirilen İğneada Longoz Ormanları da sonbaharda ziyaretçilerin öncelikli uğrak mekanları arasında bulunuyor.
     Kırklarelinin Demirköy ilçesindeki İğneada beldesinde Mert, Erikli ve Saka göllerini içinde barındıran, 2 bin 511 dönüm büyüklüğündeki longoz ormanları sarı ve kahverenginin farklı tonlarına büründü. Dökülen sarı yaprakların arasında yetişen mantarlar doğaya farklı bir canlılık katıyor.
     Birçok doğasever hem eşsiz güzelliğin keyfini çıkarıyor hem de fotoğraf ve kameralarıyla yaşadıkları anı ölümsüzleştiriyor. 544 tür bitki, 25 tür sürüngen, 50 tür memeli, 30 tür tatlı su balığı, 20 tür deniz balığı, 219 tür kuşu barındıran İğneada Longoz Ormanları, doğa bilimciler tarafından cennet olarak nitelendiriliyor.
     Liman kenti Tekirdağda da sonbaharın sonu, kışın başlangıcı, küçük tekne sahibi balıkçıların hırçınlaşan denizle bir süre vedalaşmalarını gerektiriyor. Kentle bütünleşen limanın güzelliği sonbaharda da ziyaretçilerini ağırlıyor.
     Sarı ve kahverenginin farklı tonlarıyla bir tabloyu andıran Tekirdağın köyleri de fotoğraf tutkunu doğaseverleri bekliyor.
    
     Yayıncı: Kemal Kaymak