Kayseri'de tırmanan sığınmacı gerilim, sınır hattını karıştırdı. Şiddet olayları sonrasında TSK'nın Suriye'de kontrol ettiği bölgelerde Türkiye'ye karşı protestolar düzenlenmeye başladı. Öte yandan, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Suriye'ye takviye kuvvet gönderdiği belirtildi.
Kayseri’nin Melikgazi ilçesi Danişmentgazi Mahallesi'ndeki Suriye uyruklu bir kişinin yaşça küçük bir kız çocuğunu istismar ettiği iddiaları kent genelinde infiale neden oldu.
Sokağa inen kalabalık gruplar, Suriyelilerin yoğunlukta olduğu bilinen bölgelerde, iş yerleri ve araçları ateşe verdi. Tırmanan şiddet olaylarına ilişkin görüntüler ise sosyal medyada gündem oldu.
Gece sokağa dökülen mahallelilerin bazı dükkanları ateşe verdiği, bazıları araçları da parçaladığı görüntüler sosyal medyada yoğun olarak paylaşıldı.
'SIĞINMACI' TARTIŞMASI YENİDEN ALEVLENDİ
Gerçek Gündem'de yer alan habere göre sığınmacılara yönelik şiddet olaylarının patlak vermesinin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye'de kontrol ettiği bölgelerde Türkiye'ye karşı protestoların gerçekleştirildiği iddia edildi.
El-Bab ve Azez bölgelerinde Türk bayraklarının indirildiği ve Türklere ait tırların taşlandığı öne sürüldü. El Rai'de ise PTT bürosunda çalışan Türklerin de çıkarıldığı iddialar arasında.
ANKARA-ŞAM NORMALLEŞME SÜRECİ GÜNDEMDEYKEN...
Suriye'deki protestoların 2023 ortasında kesilen Türkiye-Suriye normalleşme süreci açısından yeni bir dönemin başlayabileceğine yönelik beklentilerin arttığı bir dönemde patlak vermesi ise dikkat çekti.
SINIR KAPILARI KAPATILDI
Yaşanan gerilimin ardından Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki tüm sınır kapılarını 2. bir emre kadar kapattığı belirtildi.
Bunun üzerine TSK ve Emniyet, bölgeye takviye kuvvetler gönderdi. TSK ve Emniyet'e ait araçlar, sınırdan geçerken görüntülendi.
SURİYE GEÇİCİ HÜKÜMETİ'NDEN AÇIKLAMA
Suriye Geçici Hükümeti, yaşanan olaylara ilişkin açıklama yayımladı. Türk bayrağına yönelik eylemlerin şiddetle kınandığı belirtilen açıklamada "Türk varlığını hedef alan tüm eylemlerin acil durmasını istiyoruz" denildi.
Suriye Geçici Hükümeti tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
"Suriye Geçici Hükümeti, özgürleştirilmiş bölgelerde yaşayan halkımızı, Kayseri'de yaşanan olayları bahane ederek Türkiye ile Suriye halkları arasındaki mevcut ittifakı ve devrimin kazanımlarını baltalamayı amaçlayan kışkırtıcı eylemleri reddetmekte ve çağrılara uymamaya davet etmektedir. Suriye halkı, bu olayların devrim düşmanları tarafından Türk-Suriye halklarının ilişkilerine zarar vermek amacıyla desteklendiğinin farkındadır."
Ayrıca açıklamada, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerine atıf yapılarak, Kayseri'de yaşanan olayların hiçbir şekilde kabul edilemeyeceği, bu üzücü olayların kardeşliğe gölge düşürmesine izin verilmeyeceği vurgulandı.
"KIŞKIRTMALARA UYULMAMASI" ÇAĞRISI
Yapılan açıklamada, tarih ve coğrafyanın, Türkler ile Araplar arasında yüzyıllar boyunca var olan kardeşliğe tanıklık ettiği belirtildi.
Bölgenin yaşadığı tüm zorluklara rağmen bu kardeşliğin gelecek yüzyıllar boyunca da süreceği, bunun da iki halkın ortak kaderinin gereği olduğu vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu nedenle Suriye Geçici Hükümeti, katil Esad rejimi, müttefikleri ve terör örgütlerinin işlediği suçlardan kaçan Suriyeli mültecilere yönelik tüm aşırı görüşlü eylemleri kınamaktadır. Suriye Geçici Hükümeti, Türkiye'deki ve tüm sığınma ülkelerindeki Suriyelilerin korunmasının gerekliliğini vurgulamakta ve Türkiye İçişleri Bakanlığının saldırganlara karşı aldığı yasal adımları takdir etmektedir.
Suriye Geçici Hükümeti, özgürleştirilmiş bölgelerde yaşayan halkımızı, Türkiye ile Suriye halkları arasındaki mevcut ittifakı baltalamayı, Türk ordusu ile Suriye Milli Ordusunun fedakarlıklarıyla inşa edilen mal ve kurumlara saldırmayı amaçlayan kışkırtıcı çağrılara uymamaya çağırmaktadır. Suriye Geçici Hükümeti, bu olayların, devrim düşmanları tarafından Türk-Suriye ilişkilerine zarar vermek ve Suriye topraklarını terörizmden kurtarmada Suriye halkıyla çalışan Türk kardeşleri hedef almak için kullanılması tehlikesinin altını çizmektedir."
Suriyelilerin, seslerini ve duygularını barışçıl şekilde Türk kardeşlerine iletmeye son derece önem verdiği kaydedilen açıklamada, halk "özgürleştirilmiş bölgelerde güvenliğin bozulmaması için itidalli davranmaya ve devrimlerinin müktesebatına sahip çıkmaya" davet edildi.