Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Türkiye'nin turizm sektöründe yaşadığı sıkıntıları sözde 'paralel yapı'ya bağladı. Ünal, dünyanın yaklaşık 160 ülkesinde Türkiye için kültür elçiliği yapan eğitim kurumları için, "Türkiye'nin turizmine dönük saldırının paydaşlarından biri kim, hatta temel taşıyıcılarından biri kim; paralel yapı. Yaklaşık 130 ülkede faaliyet gösteren bu yapı bulunduğu her ülkede 'Türkiye güvenlik açısından riskli ülkedir propagandasını yapıyor. Yetmiyor; Türkiye içinde gazeteleri aracılığı ile bin 300 tane otel iflas ediyor, şu kadarı batıyor diye kara propaganda yürütüyor." dedi. Aynı toplantıda konuşan Maliye Bakanı Naci Ağbal ise globalleşen terör olayları ve global ekonomik kriz sektörü etkilediğini söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Gümüşhane ve Bayburt illerinin kültür ve turizm potansiyelleri, sektörün sorunları ve çözüm önerilerinin ele alandığı Kültür ve Turizm Bölge Çalıştay'ı Trabzon'da yapılıyor. Çalıştaya, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ile Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç'ın yanı sıra bölge valileri, milletvekilleri, bürokratlar ve sektör temsilcileri katıldı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, toplantının açılış oturumunda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 36 milyar dolar gibi bir hacim sunan üretim yeteneğinin büyük oranda deniz, kum ve güneş alanlarında olduğunu kaydetti. Kültür ve turizmi birleştirme ve bunu üretime dönüştürme yeteneğinin ise henüz başarılamadığını anlatan Ünal, "Destinasyon, ürün çeşitliliği, pazar açısından son derece şanslıyız. Bizim dezavantajlarımız neler? Maalesef Türkiye'nin algısı ve imajına yönelik yürütülen kara propaganda. 2013'te Gezi olaylarıyla başlayan süreci çok iyi anlamak gerekiyor. Geçtiğimiz günlerde hızlı şekilde Hollanda, Almanya ve İspanya'da turizm fuarlarına katıldım. Gördüğümüz şey şu; birileri son derece bilinçli şekilde Türkiye algısı ve imajı üzerinde son 3 yıldır operasyon yürütüyor. Sultanahmet patlamasıyla veya uçak düşürülmesiyle ilişkilendirmek doğru olmaz. İspanya'da bakanlar düzeyinde toplantıda, İspanyol temsilcilerle görüştüm, dedim ki; 'Plajlarınızda bombalar patlıyor ama turizminizi yukarı çekmeyi nasıl başardınız?' Bana söylediği şey şu; 'ETA her eylem yaptığında biz üniversitemiz, siyasetçilerimiz, medya organlarımız sivil toplum kuruluşlarımız tek yürek, tek ses olduk. Hep birlikte tepki verdik.' Sonra içimden, döndüm, canım ülkeme baktım. Düşünebiliyor musunuz? Şu anda Rusya Suriye'de fiili olarak savaşıyor, İran savaşıyor, Esed diye bir katil 400 bin kişiyi katletti. Dünya buna ses çıkaramıyor. Ama benim ülkemde sadece 2 ilçede teröre karşı yürüttüğü meşru mücadeleyi dünyaya 'Türkiye iç savaşın eşiğinde' diye birileri yansıtıyorsa, eğer birileri 400 bin kişiyi katleden katili mağdur durumuna getiriyor, 2,5 milyon insana kucağını açmış, yüzde 52 oyla seçilmiş, meşru ve bu ülkeyi 13 yıldır taşılan liderimize 'diktatör bozuntusu' deme cesaretini gösteriyorsa bunda bir sorun vardır. Birileri bu ülkenin üzerine bir oyun oynuyor demektir." ifadelerini kullandı.

Oyun teorisinde temel yaklaşım bulunduğuna değinen Ünal, sözlerine şöyle devam etti: "Çevrenizde ne olup bittiğini bilmiyorsanız oyun sizin üzerinize dönüyor demektir. Öncelikle çevremizde ne olup bittiğini bileceğiz. 10 bin kilometre öteden gelip bölgede yeni sınırlar çizmeye çalışan, yeni düzenler kurmaya çalışanlar bizi bir tarafta yeni kurulacak düzenin dışında tutmaya çalışırken, bir taraftan da bizim adeta can damarımız niteliğinde olan alanlara saldırıyorlar. Bunlardan biri turizm. İmaj, algı eşittir turizm. İmajınızı ve algınızı kaybettiğiniz anda turizmde kaçınılmaz olarak kaybetmeye başlarsınız."

TURİZMDE KAYIPLARI 'PARALEL'E BAĞLADI

Türkiye'nin turizmdeki kayıplarının sorumluluğunu sözde 'paralel yapı'ya bağlayan Bakan Ünal, şu ifadeleri kullandı: "Daha acı bir şey söyleyeyim. Şu anda Türkiye'nin turizmine dönük saldırının paydaşlarından biri kim, hatta temel taşıyıcılardan biri kim; paralel yapı. Yaklaşık 130 ülkede faaliyet gösteren bu yapı bulunduğu her ülkede 'Türkiye güvenlik açısından riskli ülkedir' propagandasını yapıyor. Yetmiyor; Türkiye içinde de dönüyor, medya organları aracılığı ile gazeteleri aracılığı ile '1300 tane otel iflas ediyor, şu kadar batıyor', diye kara propaganda yürütüyor."

"TÜRBÜLANS YAŞIYORUZ"

Sektörde yaşanan sorunları yönetmeye çalıştıklarını anlatan Ünal, "Uçak türbülansa girdiğinde öncelikle yolcuların psikolojisini iyi yönetmelisiniz, yoksa panik çıkar. Türbülans yaşıyoruz. Ama burada psikoloji ve algıyı çok iyi yönetmeliyiz. Bunu da çok iyi yönetiyoruz." dedi.

"2016 KOLAY BİR YIL OLMAYACAK"

Maliye Bakanı Naci Ağbal da sektörde sıkıntılarla biten 2015 yılının ardından 2016'ının da kolay bir yıl olmayacağını belirtti. Turizm sektörünün ekonominin gelişimi için son derece önemli olduğunu kaydeden Ağbal, yan sektörlerle birlikte istihdamın yüzde 13'ünün turizm sektöründen geldiğine dikkat çekti. Yaklaşık 1 milyon insanın turizm sektöründe ekmek yediğini belirten Ağbal, cari açığın yüzde 63'ünün de turizm sektörü tarafından karşılandığını kaydetti.

Sektör açısından 2015'in kolay bir yıl olmadığını ifade eden Ağbal, "2015'te globalleşen terör olayları, içinden çıkamadığımız global ekonomik kriz sektörü etkiledi. Turizm gelirlerimiz 2014 yılına göre bir miktar azaldı, ziyaretçi sayısı da azalmıştır. 2016 yılı turizm için kolay bir yıl olmayacak. 2015 yılının ikinci yarısından itibaren ağırlaşan koşullar 2016 yılında da belli ki devam eden jeopolitik riskler, global ekonomik sıkıntılar nedeniyle sıkıntıları beraberinde getirecek. 2016 yılı için yapılan tahminlerde hem turist sayısında hem turizm gelirinde bir miktar azalma var." dedi.
CİHAN