Denetimli Serbestlik Yasası’dan yararlananların sayısı 2013 yılında 359 bin iken bu yılın ağustos ayında sayı 701 bin 992’ye yükseldi. Denetimli Serbestlik Müdürlüklerinin verilerine göre üstelik bu sayı her yıl artış gösterdi. 2014’te 444 bin, 2015’te 542 bin, 2016’da 594 bin, 2017’de 627 bin, 2018’te 678 bin yurttaş, ‘denetimli serbest’ statüsünde cezasını dışarıda çekti.

Birgün Gazetesi'nden İsmail Arı'nın haberine göre denetimli serbestlik hükümlerine tabi olanlar arasında 21 bin 962 çocuğun bulunması da dikkat çekici. Adli kontrol şartı uygulanan çocuk sayısı 18 bin 167, tedavi ve denetimli serbestlik hükümlerine tabi olan çocuk sayısı ise 2 bin 906. Değişik yaptırımlar uygulanan çocuk sayısı da 217 olarak açıklandı. Adalet Bakanlığı’nın açıklamasına göre 61 kişiye de ‘konutta infaz’ yani ev hapsi uygulanıyor. Tedavi ve denetimli serbestlik ile denetimli serbestlik hükümlerine tabi olan kişi sayısı da 74 bin 738. Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezanın infazı sağlanan kişi sayısı 108 bin, adli para cezası karşılığı kamuya yararlı işlerde çalıştırılanların sayısı 26 bin 975, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılanların sayısının ise 3 bin 643.

Etkin pişmanlık nedeniyle denetimli serbestlik hükümlerine tabi olanların sayısı da bin 770’e ulaştı. Erteleme süresinde denetimli serbestlik hükümlerine tabi olan kişi sayısı da 32’si çocuk olmak üzere toplam 255 kişi. Koşullu salıverilme sonrası denetimli serbestlikten yararlanan sayısı da 30 olarak aktarıldı.

Cezaevinde tutulanlar ile denetimli serbestlik uygulananların toplamının bir milyona yaklaştığını vurgulayan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili CHP’li Sezgin Tanrıkulu, şöyle dedi: “250 binden fazla insan cezaevlerinde ve denetimli serbestlik rakamları ile yaklaşık bir milyon yurttaş ceza almış. Yurttaşların ya cezaevinde ya da denetimli serbestlik ile ceza alması sağlanıyor. Suç işleme oranının bu kadar yükselmesi toplumun barışı açısından iyiye işaret değil. Açıklanan veriler arasında 22 bin çocuğun olması da üzerine düşünmemiz gerek bir durum. Çocukların adalet sistemi ile karşı karşıya kalmış olması büyük bir sorunu gösteriyor.”