Yaşadığı ekonomik krizin ardından zor günler yaşayan Teoman Demir, şimdi geçimini küçük bir çiftlikte ürettiği süt ve yumurtaları satarak sağlıyor:  *Üniversiteyi bitirince dericiliğe başladım. Dayılarım da besiciydi. 'Derici ol, dericilikte iyi para' var dediler. Beni dericilerle tanıştırdılar. Ben de tıpkı dedelerim gibi hırsla sıfırdan başlayarak Türkiye'nin kaliteli iş yapan ve ihracata başlayan sayılı dericilerinden biri oldum. 1971'de başladığım dericiliği 2007'de kapatmak zorunda kaldım. Borçlarımı ödeyeyim de alnımın akıyla çıkayım dedim. Onları ödeyene kadar her şeyim gitti. Nasıl ki dericiliğe sıfırdan başladım, bu işe de aynen öyle sıfırdan başladım. Şimdi o zamandan daha mutluyum inanın bana. İstanbul'dan kaçmak için bahane arıyordum. Hayvancılığı da biliyorum. Gidip hayvancılık yapayım bari dedim. Silivri'de bir akrabam var. Onun da yardımı ile buraya geldim. Kurban kuzuları aldım, onları sattım. Sonra büyük başa geçtim. Hayvanların sütünü evlere dağıtıyoruz. Fırınlara veya pastanelere. Tavuklarım da var. Onlarda geziyor etrafta. Magnet şeklinde kart dağıttım. Herkes öğrendi bizi. Telefonla sipariş veriyorlar. Bende o sipariş aldığım süt ve yumurtaları çırağımla birlikte dağıtıyorum. Böylece geçimimi sağlıyorum. Bir hanımın ve çocuğum ile gül gibi geçiniyoruz. Temiz hava, tabiat, hayvanlar çok iyi... Hayvanların ağzı var dili yok, nankör değiller hiç olmazsa. Sevgimi veriyorum, sevgimi alıyorum. İnsanoğlu öyle değil. Kimse gücenmesin. Hele bu devirde... 21. asırda... Eskiden taştan puta taparlarmış, şimdi para denen puta tapıyorlar. Sütün kilosunu 3 liradan satıyorum. Çünkü benim sütüm iyi. Sütün kilosunu arttırdım. Kimse bana itiraz etmedi. Sütü çok temiz vereceksiniz. Müşteri içine sine sine içecek. Çünkü bunu bebeler içiyor.

Teoman Demir, sanatçı Ajda Pekkan ile.

HÜRRİYET