Zelensky, “ABD’den böyle bir izin aldınız mı?” sorusuna “Hayır, henüz değil” yanıtını verdi. Bu açıklama, Ukrayna’nın Batı’dan tedarik ettiği silahlarla Rusya’nın derinliklerine saldırı yapma isteğini gündeme getirirken, bazı müttefiklerin bu konuda esneklik gösterdiği de biliniyor.

Özellikle İngiltere, Kiev’e sağladığı silahların Rus topraklarına yönelik kullanımına ilişkin kısıtlamaları kaldırma yolunda adımlar atıyor. The Guardian’a göre, bu karar henüz resmi olarak duyurulmadı, ancak Eylül ayı sonunda kamuoyuna açıklanabilir.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy’nin Kiev’e yaptığı son ziyaretin ardından, Batılı ülkelerin Ukrayna’dan Rusya topraklarındaki hedefleri vurmak için bir plan hazırlamasını istediği bildirildi. 

Ukrayna tarafı, özellikle komuta merkezleri, yakıt ve silah depoları gibi stratejik noktaları hedef almayı planlıyor.

Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın Batı silahlarıyla Rusya’ya saldırmasının NATO ve Batı ülkeleriyle doğrudan savaşa girilmesi anlamına geleceği konusunda uyarıda bulundu. Putin, böyle bir durumda Rusya’nın “yaratılan tehditlere göre uygun kararlar alacağını” belirtti.

The Times gazetesi ise, Ukrayna’ya verilen İngiliz yapımı Storm Shadow füzelerinin menziline 14 Rus askeri hava üssünün girdiğini açıkladı. Bu füzelerin 250 km’lik etkili menzili, Rusya’nın derinliklerindeki stratejik hedeflere karşı kullanılma potansiyelini artırıyor.

Storm Shadow füzeleri, Mayıs 2023’te İngiltere tarafından Ukrayna’ya teslim edilmişti. Menzili içinde Rus hava üslerinin yanı sıra, yakıt ve silah depoları gibi stratejik askeri noktalar da bulunuyor.

Füzelerin hassas hedefleme sisteminin GPS ile çalıştığı, ancak Rusya’nın GPS sinyallerini bastırma girişimlerinin olası saldırıları engelleyebileceği belirtiliyor. Bu yüzden Kiev’in, füzeleri kullanmadan önce Washington’dan onay alma zorunluluğu olduğu kaydedildi.

ABD ve İngiltere, Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik bu tür saldırılarda uzun menzilli Batı silahlarını kullanma iznini tartışıyor. İngiltere, bu kısıtlamaları kaldırma yolunda ilerlerken, ABD ise bu kararı ağırdan alıyor.