Avusturya'da hakkındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle başbakanlıktan istifa eden Sebastian Kurz "siyasete veda ettiğini" açıkladı. Başkent Viyana'da bir basın toplantısıyla kararını duyuran Kurz, Avustuya Halk Partisi (ÖVP) genel başkanlığını bıraktığını ve partisinin meclis grup başkanlığını da Cuma günü bırakacağını söyledi. Kurz kendisi için hayatında yeni bir sayfa açıldığını söyledi.

Kurz, kararının hakkında yürütülen yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili olduğunu belirtti. "Suçlamalar, isnatlar ve sürece karşı kendini savunmak" zorunda kaldığı için "siyasete olan tutkusunun" azaldığını ifade etti. Masum olduğunu tekrarlayan Kurz "yıllar sürse de" günün birinde mahkeme önünde "kendi şahsına karşı suçlamaların basit ve etkili bir biçimde yanlış olduğunu kanıtlayacağı" günün gelmesini beklediğini belirtti.

Kurz siyaseti bırakmasının ikinci nedeni olarak da geçen Cumartesi günü doğan oğlu Konstantin'i gösterdi. Kurz "Çocuğumun doğumunda siyasetin dışında da ne kadar güzel ve önemli şeyler olduğunu fark ettim" dedi. Gelecek yıl yeni görevlere kendini adamadan önce çocuğu ve ailesiyle zaman geçirmek istediğini belirten Kurz son 10 yılda siyasi faaliyetleri nedeniyle ailesini sık sık ihmal ettiğini söyledi.

Kurz basın toplantısını "oğlunu ve kız arkadaşını hastaneden alacağını" söyleyerek bitirdi.

Kurz, 9 Ekim tarihinde görevini kötüye kullanma, rüşvet ve hükümet başkanı olarak rüşvetçilik suçlamaları nedeniyle başbakanlıktan istifa etmişti. Ardından milletvekili ve ÖVP meclis grup başkanı olarak meclise geri dönmüştü. Kasım ayı ortasında Avusturya parlamentosu soruşturma sürecinin sağlıklı yürüyebilmesi için dokunulmazlığını kaldırmış ve yolsuzluk soruşturması için yolu açık tutmuştu.

Avusturya'da Ekonomi ve Yolsuzluk Konularını Soruşturmaktan Sorumlu Merkez Savcılığı (WKStA), Kurz ve ona yakın bazı siyasetçiler hakkında "görevi kötüye kullanma" ve "yalan ifade" suçlamasıyla soruşturma yürütüyor. Kurz ve ekibi hakkında, 2016 yılından beri bazı anketlerin masraflarını vergilerle finanse etme ve bunların sonuçlarıyla oynama şüphesi bulunuyor. Ayrıca Kurz hakkında medyada para karşılığında olumlu haberlerin yayınlanmasını sağladıkları ileri sürülüyor.

Kurz ayrıca "İbiza skandalı" olarak bilinen yolsuzluk skandalını soruşturmak için kurulan meclis araştırma komisyonuna yalan ifade vermekle suçlanıyor.

Kurz'un 2017 yılında Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) ile kurduğu ilk hükümet İbiza skandalı nedeniyle 2019 yılında sona ermişti. İbiza'daki lüks bir villada 2017'de çekilen bir videoda, dönemin Başbakan Yardımcısı ve FPÖ lideri Heinz-Christian Strache, bir Rus oligarkın yeğeni olduğunu sandığı bir kadına, seçim kampanyası desteği karşılığında devlet ihalesi ve başka ayrıcalıklar sağlama vaadinde bulunurken görülüyordu.

27 Ağustos 1986 tarihinde bir öğretmen ve bir mühendisin çocuğu olarak dünyaya gelen Kurz öğrenci iken ÖVP'ye katılmış ve hukuk öğrenimini siyasete atılmak için yarıda bırakmıştı. Mart 2014'te henüz 27 yaşındayken dışişleri bakanlığı görevini üstlenmişti. Sığınmacı krizi sırasında Almanya Başbakanı Angela Merkel'in sığınmacılara kapıları açma kararını eleştirmiş ve Avusturya'da sığınmacılar için bir üst sınır koarak Balkan rotasını kapatmıştı.

2017 yılında sağ muhafazakar çizgideki ÖVP'nin liderliğini üstlenen Kurz, seçimleri kazanmayı başararak aralık ayında 31 yaşındayken Avrupa'nın en genç hükümet başkanı olmuştu. Aralık 2017'de FPÖ ile kurulan Kurz başkanlığındaki ilk koalisyon hükümeti Mayıs 2019'da sona ermiş, Ocak 2020'de Yeşiller ile kurulan Kurz liderliğindeki ikinci koalisyon hükümeti de Ekim 2021'de dağılmıştı.