Söylediklerimiz hayal değil. Türk girişimciler tarafından açılan üç lisede Türkiye'den giden öğrencilere Amerika'da güvenilir ellerde kaliteli bir lise eğitimi sunuluyor. Connecticut'taki Putnam Science Academy (2002), New York'taki Brooklyn Amity School (1999) ve New Jersey'deki Pionneer Academy of Science (1999) özel okul statüsünde Amerikan liseleri. Ancak okul müdürleri ve öğretmenlerinin birçoğu Türk. Okullar tüm ülkelerin öğrencilerine açık olmakla birlikte çoğunluğunu Türkler oluşturuyor. İkisi erkek, biri kız lisesi olan kurumların eğitim kalitesinin yanında bir diğer önemli özelliği de yatılı olması. Öğrenciler yurtlarda danışman öğretmenleriyle kalıyor, etütler ve aktiviteler danışmanlarla yapılıyor, Türk aşçıların pişirdikleri yemeklerden yiyor. Yani yurtdışı eğitiminde tercih edilen ülkelerin başında gelen Amerika'da çocuklarınıza dört yıl boyunca emin ellerde lise okuma imkânı sunuluyor. Yurtdışı eğitimi için üniversiteyi beklemenize de gerek kalmıyor. Türk öğrencilere Amerika'da lise okuma fırsatı sunan bu liselerden şimdiye kadar mezun olan öğrencilerin tümü bir üniversiteye yerleşmiş. Yüzde 50'den fazlası da Amerika'nın en başarılı üniversitelerinde okuyor. Okulun eğitim sistemine bakıldığında bu başarının sırrını anlamak zor olmuyor. Eğitim standartları normal Amerikan liselerinden farklı. Dersler diğer liselere göre biraz daha geç saatte bitiyor. Tabii öğrencilerin tüm zamanları ders çalışmakla geçmiyor. Hafta sonları danışmanlarıyla birlikte şehirlerarası geziler düzenliyor, alışverişe gidiyor, piknik yapıyor, aktivitelerde bulunuyorlar. Yurtlardaysa altı öğrencinin başında gece de onlarla kalan danışman öğretmenler var. Bütün öğrenciler üniversiteye yerleşti Bu okulların kayıt işlemleri Metropolitan Education şirketi tarafından yapılıyor. Metropolitan yöneticisi Musa Turan Olca, öğrencilere ilk olarak iyi bir dil eğitimi vaat ediyor. Bugüne kadar mezun ettikleri bütün öğrencilerin üniversiteye yerleştiğini anlatan Olca, bu sistemle öğrencilerin hem hayat tecrübesi kazandıklarını hem de rehberlik eğitiminin 24 saate yayılmasının onlar adına çok faydalı olduğunu düşünüyor. Çocukların ailenin yanında kaldıkları zaman kabiliyetlerini açığa çıkaracak uygun ortam bulamadıklarına değinen Olca, "Burada çocuk kendi sorumluluklarını yerine getirecek uygun ve güvenilir bir ortam buluyor." diyor. Derslerin tamamının İngilizce olduğunu, isteyen öğrencilerin de İspanyolca alabildiğini söylüyor ve ekliyor: "Amerika'da uygulanan eğitim sistemine göre seçmeli dersleri üniversitede okumayı düşündüğünüz bölüme göre almanız çok önemli. Örneğin mimar olmak istiyorsanız ona uygun dersler seçiyorsunuz. İlgili bir bölüme yerleştiğinizde de önceden aldığınız dersleri almanıza gerek kalmıyor." Okullarla iletişime nasıl geçilir? Amerika'da lise okumak istiyorsanız öncesinde yapmanız gereken www.metropoledu.com adresinde yer alan başvuru formunu doldurmak. Formu doldururken şirket bünyesindeki eğitim danışmanlarından yardım alabilirsiniz. Daha sonra bin dolar ön kayıt ücreti ödemeniz gerekiyor. Kayıt için kabul edildiğiniz takdirde bu miktar sağlık sigortası olarak kullanılıyor. Ön kayıttan sonra 10 gün içinde size olumlu ya da olumsuz sonuç bildiriliyor. Okulların eğitim, üç öğün yemek, pansiyon, ders kitapları dâhil paket ücreti yıllık 25 bin 900 dolar. SBS'de başarılı olan öğrencilere değişik oranlarda burs imkânı sağlanıyor. *** Kaliteli eğitim almasının yanında hayatı öğreniyor Nuray Demirgezer: Kızım İpek dört yıl Amerika'da eğitim gördü. Bu yıl da tıp fakültesini kazandı. Kızımı Amerika'ya göndermeden önce yatılı hiçbir yerde kalmasına izin vermezdim. Okullarla irtibatı sağlayan şirketle görüştükten sonra güvensizlik adına hiçbir düşüncemiz olmadı. Dört yıl boyunca da hiçbir sıkıntıyla karşılaşmadık. Kızım kaliteli bir eğitim almasının yanında kendi ayakları üzerinde durmayı öğrendi. Bir çocuğun ailesinin yanında olmaması elbette çok zor, ancak onun eğitimi için fedakârlık göstermemiz gerekiyor. İpek benim küçük kızım. O kadar memnun kaldık ki başka çocuğum olsaydı hiç tereddüt etmeden onları da gönderirdim. *** Oğlum Amerika'da, bu yıl kızımı da göndereceğim Selçuk Göncüoğlu: Oğlum Melikşah'ı orta ikinci sınıftayken liseyi Amerika'da okumasını istediğimi söyleyerek 21 günlük tatile gönderdim. Ortamı gördü ve orada eğitim almak istedi. İki yıldır da Amerika'da okuyor. Öğrenim gördüğü okul, hedefleri olan ve Amerika'nın sayılı üniversitelerine öğrenci gönderebilen bir okul. Oğlum lisede kaliteli bir eğitim alıyor ve İngilizceyi iyi konuşuyor. Bunun yanında toplum içinde ve kendi başına yaşayabilmeyi öğreniyor. Bu yıl kızımı da New York'taki Brooklyn Amity School'a göndereceğim. Üç çocuğum var ikisi yanımda olmayacak, ancak karşılıklı fedakârlık yapmadan iyi bir gelecek beklemek doğru olmaz.