Malatya Zirve Yayınevi davasında sanıklar 34'üncü kez hakim karşısına çıktı.
Bugünkü duruşmaya, Çorum E Tipi Cezaevi'nde başka bir suçtan tutuklu bulunan ve Hrant Dink davası tanıklarından Erhan Özen, tanık sıfatı ile katıldı. Davanın 29'uncu duruşmasında da tanık olarak ifade veren Özen, tehdit edildiğini, psikolojik baskı altında olduğunu belirterek, mahkemeye özel ifade vermek istediğini belirtti. Talebi dikkate alan mahkeme heyeti, tüm dinleyicileri salondan çıkardı.18 Nisan 2007 tarihinde, Zirve Yayınevi'nde çalışan Tilman Geske, Uğur Yüksel ve Necati Aydın'ın öldürülmesi olayı ile ilgili Malatya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 34'üncü duruşması öncesi sabah erken saatlerden itibaren Adliye çevresinde Çevik Kuvvet ve Özel Hareket polisleri yoğun güvenlik önlemi aldı. Tutuklu sanıklar Emre Günaydın, Hamit Çeker, Cuma Özdemir, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım ile Varol Bület Arol da yine yoğun güvenlik önlemleri altında Adliyeye getirildi. Tanıkların, müdahil ve sanık avukatları ile öldürülen Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske ile kızı Michael Geske'nin mahkeme salonunda yerlerini almasıyla duruşma başladı.Duruşmada ilk olarak, daha önce de mahkemeye ifade veren Hrant Dink davasının tanığı Erhan Özen tanık olarak dinlenmek istendi. Erhan Özen, tutuklu sanıklardan Varol Bülent Arol'u ismen tanıdığını, diğer sanıkları tanımadığını belirterek, "Anlatacağım hususlarda beyan edeceğim bazı bilgilerle ilgili sanıklardan tehditler gelebilir. Sanıkların huzurunda rahat ifade veremiyorum. Sanıkların salon dışına çıkarılmalarını, daha sonra ayrıntılı ifadelerde bulunacağımı beyan ediyorum" dedi.
Bunun üzerine Mahkeme Heyeti, 5 dakika ara vererek Erhan Özen'in talebini değerlendirdi. Mahkeme Heyeti, tanık olarak ifade verecek Erhan Özen'in talebini kabul ederek, tanık için tehlike oluşturacak durum ve tehdit edilebilme ihtimali olduğundan dolayı, tanığın huzurda beyanın daha rahat ifade edebilmesi için sanık müdahilleri dışında salonda bulunan tüm dinleyicilerin dışarı alınmasına karar verdi.Bu sırada tanık Erhan Özen'in ifade öncesi yaptığı yemin sırasında tutuklu sanık Varol Bülent Aral'ın ayağa kalkmadığı görüldü. Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, Aral'a yemin edilirken neden ayağa kalkmadığını sordu. Aral ise rahatsızlığının olduğunu kısmi felç geçirdiğini ve bu nedenle ayağa kalkmadığını söyledi.
ERHAN ÖZEN'İN ÖNCEKİ İFADELERİ-
Erhan Özen, 29'uncu duruşmadaki ifadesinde, Zirve Yayınevi cinayetinin azmettiricisi olduğunu söyleyen Varol Bülent Aral ile Ergenekon davası sanıkları emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'in irtibatlı olduğunu iddia etmişti. Kendisinin 1997- 2005 yılları arasında JİTEM için çalıştığını kaydeden Özen, kendi ekibinin ve Muzaffer Tekin'le bir araya geldiğinde Varol Bülent Aral'ın konuşulduğunu belirtmişti.Aral'ı şahsen tanımadığını aktaran Özen, ismini Muzaffer Tekin'in konuşmalarından duyduğunu söyledi. 2004 senesinde Muzaffer Tekin, Veli Küçük ve Levent Ersöz'ün Sarıyer Kalender Orduevi'nde bir araya gelip, Malatya'daki misyonerlik faaliyetleri üzerine görüşme yaptığını kaydeden Özen, bu toplantıda bölgede misyonerlere dönük bir operasyon kararı alındığını ifade etti. Toplantıda, suikast tarihinin tam belirlenmediğini söyleyen Özen, ancak bu görüşme ardından bölgede operasyon faaliyetleri için hazırlıkların başlatıldığını iddia etmişti.O dönem İnönü Üniversitesi rektörünün de Veli Küçük ve ekibinin faaliyetlerine destek verdiğini iddia eden Özen, Muzaffer Tekin'in bölgedeki üniversite yöneticileriyle özellikle de İnönü Üniversitesi'nin rektörü ile sık sık görüştüğünü kaydetmişti.
MAHKEME, HURŞİT TOLON'UN İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ'NDE VERDİĞİ KONFERANSLARIN KAYITLARINI İSTENDİ
Malatya 3.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Zirve Yayınevi davasında Hrant Dink davasının tanığı Erhan Özen'in ifadesinden sonra dışarı çıkarılan dinleyicilerin tekrar salona alınmasından sonra duruşmaya devam edildi. Erhan Özen'in ifadesinin ardından Mahkeme başkanı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan istenen "Erkenekon Silahlı Törör Örgütü soruşturma dosyasının onaylı bir suretinin gönderildiğini söyledi. İstanbul'dan gelen dosya örneği okunarak Zirve Yayınevi dosyasına eklendi.
Mahkemede daha sonra söz alan sanık vekilleri davada tutuksuz yargılanan Hüseyin Yelki'nin mevcut delil durumuna göre tutuklanmasını talep ettiler. Avukatlar ayrıca cinayetlerin olduğu gün Hurşit Tolon tarafından İnönü Üniversitesinde misyonerlik ile ilgili seminer ve konferans verildiğini öğrendiklerini yine benzer konularda Şener Eruygur ile başka şahıslar tarafından da seminer ve konferanslar verildiğini bu nedenle konferans ve seminerlere ait görüntü ve ses kayıtların istenmesini talep ettiler. Mahkeme heyeti avukatların talebi doğrultusunda İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'nden bahse konu olan seminer ve konferans kayıtlarının istenmesine karar verdi. Mahkeme ayrıca Hüseyin Yelki'nin de bir sonraki celsede zorla getirilmesine karar vererek Mahkemeyi 23 Eylül 2011 tarihine erteledi.
Mahkeme çıkışında açıklama yapan müdahil avukatlardan Erdal Doğan şunları söyledi;
"İstanbul'daki soruşturma halen devam ediyor. Buradaki soruşturmada yaklaşık 2-3 yıldır gündemde olan isimler ilk defa şüpheli olarak ifadeye çağırıldı. Generaller, eski rektör ve Ergenekon'da adı geçen bazı isimler kovuşturma aşamasında, halen delillerin toplanmasıyla uğraşılıyor. Daha önceki açıklamalarda dikkat ettiğimiz birlikte dava açılırken ve davadan sonra özel yetkili savcı Atilla Ceylan'ın çok büyük bir ihmali olduğunu bu ihmalden dolayı da bugün gelinen noktada halen delil toplandığını davanın derinleştirilmesinin söz konusu olduğunu İstanbul'da ki dava iddianame olarak ya orda açılır ya da delillerle Malatya'ya gelinir. Olay yeri burası olduğu için ek iddianamelerle dava derinleşir ve Ergenekon'la da olan ilişkisi de somutlaştırılır.Avukat Doğan, mahkemede gizli olarak ifade veren Erhan Özen'le ilgili olarak ta tanığın beyannamelerini müdahil avukatlar olarak önemsediklerini belirterek, "Çok eski bir Jitem elemanı olan Erhan Özen'in bu yönde vereceği en küçük bilgi bile bizim için büyük önem taşıyor"dedi.
DHA