Zirve Yayınevindeki cinayetlere ilişkin dava

Zirve Yayınevindeki cinayetlere ilişkin dava -Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, müşteki Veysel Şahin ifade verdi -Uyarılara rağmen söz almadan konuştuğu için duruşma salonundan çıkarılan tutuklu sanık Varol Bülent Aral
MALATYA (A.A) - Zirve Yayınevinde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 62. duruşmasında, müşteki Veysel Şahin ifade verdi.
     Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Emre Günaydın ve Hurşit Tolon dışındaki tutuklu sanıklar, müştekiler ile avukatları katıldı.
     Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) eski Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymürün İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde talimatla ifade verdiğini ancak tutanakların kendilerine ulaşmadığını belirtti.
     Duruşmada, tanık Gökhan Talasın mahkemeye verdiği yazılı ifade okundu. Buna göre, olayın gerçekleştiği gün eşiyle birlikte yayınevine gittiğini, kapıyı çaldığında kimsenin açmaması üzerine maktulleri aradığını dile getiren Talas, öldürülen kişilerden sadece Uğur Yükselin telefona cevap verdiğini, onun da sesinin tedirgin olduğunu ifade etti. Kapının arkasında gölgelerin bulunması, Tilman Geskenin odasının ışığının yanması üzerine durumu polise bildirdiğini aktaran Talas, olay yerine gelen polisle tekrar kapıyı çaldıklarında dışarıdan, yayınevinin penceresinden bir kişinin atladığını söyleyen sesler yükseldiğini, bunun üzerine aşağıya indiklerinde Emre Günaydının yerde yattığını gördüğünü, yayınevine tekrar çıktığında her tarafın kanla kaplı olduğunu gözlemlediğini belirtti.
     Olaydan sonra, dini bir örgüte üye gibi gösterilip telefonunun yasa dışı dinlendiğini savunan Talas, eski Malatya Jandarma Alay Komutanı Albay Mehmet Ülger ile Binbaşı Haydar Yeşil hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
     Talasın ifadelerinin okunmasının ardından, kapatılan Kerkük Kardeşlik Derneği Başkanı Veysel Şahin, müşteki sıfatıyla ifade vermeye başladı.
     Davanın tutuklu sanıklarından Mehmet Ülger, Haydar Yeşil, Murat Göktürk ve Mehmet Çolakı olay öncesi tanıdığını ileri süren Şahin, 1995 yılında Van 100. Yıl Üniversitesinde 1. sınıf öğrencisiyken Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı adına haber elemanı olarak çalışmaya başladığını savundu. Aşırı sağ örgütlerle ilgili istihbarat bilgileri topladığını iddia eden Şahin, 2003 yılında da Malatyanın Hekimhan ilçesinde öğretmenken İl Jandarma Komutanlığında görevli İrfan O. ile irtibata geçerek çalışmayı sürdürdüklerini iddia etti.
     Kerküke silah kaçırdığı yönünde suçlamalarla karşı karşıya kaldığını ancak açılan davalarda kaçakçılık yaptığına dair somut delil bulunamadığını aktaran Şahin, mağdur olduğunu, suçlamalarla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine açtığı davayı kazandığını öne sürdü.
     Telefonlarının dinlendiğini savunan Şahin ancak dinlemelere ilişkin kayıtların olmadığını ve kendisine dinlemelerle ilgili herhangi bir suçlamada bulunulmadığını söyledi.
     Haber elemanı olarak görev aldığı dönemde kendisine ödemeler yapıldığını iddia eden Şahin, bu ödemelerin kantin kasalarından verildiğini savundu. Şahin, Bir bilgi veriyordum, parasını alıyordum. En son bin 500 lira para aldım, makbuzda 50 lira gösterildi. Gerisi kantin kasasından verildi dedi.
     Veysel Şahin, 2008 yılında Malatya Kışla Caddesindeki derneklerine jandarma tarafından baskın yapıldığını, operasyonda 3 el bombası bulunduğunu, bunların seri numaralarını ajandasına kaydettiğini anlattı.
     Zirve Yayınevindeki cinayetlerle ilgili bir bilgisinin bulunmadığını dile getiren Şahin, Malatya İl Jandarma Komutanlığınca İncil satışları, dağıtan firmalar ile satan ve alan kişilerin tespitiyle ilgili çalışmalar yapıldığını bildiğini öne sürdü.
     İrticai bir örgüt üyesi gibi gösterilerek usulsüz dinlendiğini ileri süren Şahin, İlgim olmayan bir tarikatla ilişkilendirildim. Şikayetçiyim. Davaya da müdahil olmak istiyorum dedi.
     Şahin, bazı sanıkların sorularını da yanıtladı.
     Bu arada, Şahinin ifadesi sırasında tutuklu sanık Varol Bülent Aral, Mahkeme Başkanı Kısanın Şahini sorularıyla yönlendirdiğini savundu. Kısanın söz almadan konuşmaması, zamanı geldiğinde kendisine söz vereceğini belirtmesine rağmen Aral, konuşmasına devam etti. Kısanın ikazlarını dinlemeyen Aral, jandarma eşliğinde duruşma salonundan çıkarıldı. Aral, salondan çıkarılırken, Kısaya Hakim satılmış. Senin kafana bir daha sıkacağım diye bağırdı.
     Tutuklu sanık Aral, Veysel Şahine de küfretti. Aralın kullandığı sözler, tutanağa geçirildi.
    
     Muhabir: Tuba Karahan
     Yayıncı: Cemal Coşkun
01 Nisan 2013 14:40
DİĞER HABERLER