Çiftçi emeklisi 52 yaşındaki Çorumlu Muttalip Erdoğdu, bu yaşına kadar hiç ciddi bir hastalık geçirmemişti. Bir gün ziyarete gittiği köyünün meydanında yığıldı kaldı. Kimse ne olduğunu anlamadı, zaten kendisi de bilincini kaybetmiş, hiçbir şeyin farkında değildi. Yakınları tarafından Çorum'da bir hastaneye kaldırılan Erdoğdu'nun karaciğerinin, siroz dolayısıyla iflas ettiği ortaya çıktı. Doktorlar, acilen karaciğer nakli olması gerektiğini söyledi. Bir anda hayatı kararan Erdoğdu'nun imdadına, İzmir'de yaşayan kızı Serpil Erdoğdu yetişti. Nakil için babasını İzmir'e getirdi. İlk iş olarak Şifa Üniversitesi Hastanesi Karaciğer Nakli Merkezi'ne başvurarak sıra beklemeye başladılar.

'ÖLDÜM ÖLDÜM DİRİLDİM'

Karaciğer nakli için 2,5 ay sıra beklediğini, bu sırada adeta ölüp ölüp dirildiğini söyleyen Muttalip Erdoğdu, başından geçenleri şöyle anlattı: "Köye gezmeye gitmiştim. Aniden yığılıp kalınca yakınlarım beni alıp doktora götürmüşler. O sırada bilincimi kaybettiğim için neler olduğunu hatırlamıyorum, sonradan bana anlattılar. Çorum'da yapılan tetkiklerde karaciğerimin su topladığı, siroz hastalığına yakalandığım ortaya çıktı. Doktorlar bana, 'Karaciğer yetmezliği var. Nakil için İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerden birine gitmen lazım.' dediler. Benim de kızım İzmir'de yaşıyordu, hastalığımdan haberdar olunca gelip beni aldılar. İzmir'de bir devlet hastanesine gittik, onlar da karaciğer nakli için beni Şifa Üniversitesi Hastanesi'ne sevk etti. Şifa Üniversitesi Hastanesi'nde sıra beklerken karaciğer çıkmayacak diye çok umutsuzdum. Ülkemizde organ bağışının çok fazla olmadığını bildiğimden sürekli, ya karaciğer çıkmazsa diye sayıklıyordum. Tam, herhalde buraya kadarmış dediğim bir zamanda doktorlarım bana güzel haberi verdi."

ŞİFA MANİSA'DAN GELDİ

İki buçuk aylık beklemeden sonra Manisa'da beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin organları ailesi tarafından bağışlanınca Erdoğdu'ya da talih yeniden güldü. Şifa Üniversitesi transplantasyon cerrahları Doç. Dr. Onur Yaprak ve Doç. Dr. Necdet Güler'in başkanlığındaki başarılı bir ameliyatla karaciğer nakli yapıldı. Kısa sürede iyileşen Erdoğdu, taburcu olacağı gün oldukça mutluydu. Eşi Şemka ve kızı Serpil ile birlikte taburcu olmaya hazırlanan Erdoğdu, hastaneden ayrılmadan önce duygularını şöyle dile getirdi: "Çok bekledim, çok umudumu kestiğim anlar oldu. Gerçekten çok umutsuzdum. Karaciğer bulununca dünyalar benim oldu. Cerrahlarımdan da Allah bin kere razı olsun, çok güzel bir ameliyat yaptılar. Organları bağışlanan gence Allah rahmet eylesin. Onun için çok üzüldüm ama o bağış bana yeni bir hayat bahşetti."

Doç. Dr. Yaprak ise Muttalip Erdoğdu'da yaklaşık üç ay önce hepatit B'ye bağlı karaciğer sirozu saptandığını belirterek, "Buna bağlı oluşmuş, karaciğerde 3 santimetre çapta tümör mevcuttu. Hastamıza uygun karaciğer bağışının yapılması üzerine 6 saat süren bir operasyonla karaciğer naklini gerçekleştirdik. Operasyondan sonraki 13. günde de hastamızı taburcu ettik. Bundan sonra sağlıklı bir yaşam sürmesini diliyorum." dedi. CİHAN