'Bana bir şey olursa belgeleri açıkla'

'Bana bir şey olursa belgeleri açıkla'
Askeri Casusluk sanığı emekli Albay Sezer'den çıkan ve Albay E.E. tarafından hazırlanan ‘İstihbarat notu', Yarbay Tatar'ın “gurur intiharı” denilen ölümüyle ilgili yeni bir tartışma başlatacak gibi.
Kemal Gümüş - STAR GAZETESİ Ergenekon ve Poyrazköy cephaneliği soruşturması kapsamında ikinci kez gözaltına alınmak istenince askeri lojmanında intihar ettiği açıklanan ve arkasında çok sayıda soru işareti bırakan Yarbay Ali Tatar'ın intiharıyla ilgili ilginç bir belge ele geçirildi. Yarbay Tatar, intihar etmeden önce bir arkadaşına “başıma bir iş gelirse açıkla” diyerek belge bıraktığı ortaya çıktı. Şimdi o belgelerin akıbeti merak ediliyor. Albay E.E.'den gelen istihbarat notu Askeri Casusluk iddianamesinin ek klasörlerinden Yarbay Tatar'le ilgili şok bir belge çıktı. Casusluk çetesinin lideri olarak gösterilen emekli Albay İbrahim Sezer'den ele geçirilen ve ek delil dosyası içindeki 8. klasörde yer alan bir ‘istihbarat notu', Yarbay Tatar'ın intiharının arkasındaki sır perdesine ilişkin önemli ipuçları veriyor. 69'dan 85'e kadar numaralandırılmış dokümanların arasında yer alan ve üzerinde “Albay E.E'dan gelen istihbarat notları” yazılı dökümanda, Yarbay'ın intiharından iki gün sonra askeri makamlara gelen esrarengiz bir ihbar yer alıyor. Çete “ihbar”ın fotokopisini almış Yarbay Tatar'ın 21 Aralık 2009'da intihar etmesinden iki gün sonra 23 Aralık'ta Hollanda'dan Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığını arayan M.İ., “Yarbay Tatar'da bir gizli belge dosyası olduğu ve kendisine bir şey olması durumunda ortaya çıkarılması için bu dosyayı kendisine verdiğini ve dosyayı kime göndermesi gerektiğini” sormuş. Albay E.E tarafından hazırlandığı iddia edilen istihbarat notunda “ihbar kaydının bir fotokopisinin alındığı” bilgisi de düşülmüş. İstihbarat notunda yer alan ihbar şöyle: Yeri söyleyin belgeleri getireyim “23 Aralık 2009 tarihinde saat 19:30 civarında Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı santralini bir şahıs arayarak, adının M.İ olduğunu, Hollanda'da yaşayan bir komiser olduğunu, kendisinde Dz. Öğ. Yarbay Ali Tatar'a ait belgelerin bulunduğunu, Tatar'ın kendisine bir şey olması durumunda belgeleri Türkiye'ye göndermesini istediğini, bu nedenle aradığını ve belgeleri gönderecek adres istediğini, bunun mümkün olmaması durumunda belgeleri kendisinin Türkiye'ye getireceğini beyan etmiştir. Bahse konu şahıs kendisiyle irtibat kurulması için 00 31 649 .... numaralı telefonu vermiştir. Meydana gelen olayda santralde görevli Er. A.K'a ait tutanak Ek.A'da.. şahısla görüşmeyi yapan KD. Çvş. M.U'a ait tutanak EK: B'de gönderilmiştir.” Konuşur korkusuyla Tatar takip altındaydı Şüphelİ intiharıyla arkasında çok sayıda soru bırakan Deniz Yarbay Ali Tatar'la ilgili bir çok iddia gündeme gelmişti. İddialara göre, Yarbay Ali Tatar, Ergenekon soruşturmasında yer alan Karargâh Evleri ve Ata Evleri'nin Deniz Kuvvetlerindeki sorumluydu ve emirleri Doğu Perinçek ve Şener Eruygur'dan alıyordu. Yine iddialara göre amirallere suikast düzenleyecekleri söylenen teğmenler Yarbay Tatar'ın illegal ekibiydi. Yarbay Tatar'ın isminin gündeme gelmesinin ardından ‘konuşur' şüphesiyle Ergenekon soruşturması şüphelilerince kontrol altında tutulduğu iddia edilen Tatar, hakkındaki iddialar üzerine Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınmak isterken intihar etmişti. Amirallere suikast hazırlığındaki teğmenleri yönlendiren isim olarak gösterilen Yarbay Tatar'ın, Ergenekon sanıklarıyla çok sayıda bağlantısına ulaşılmıştı. Poyrazköy iddianamesinde Tatar'ın, “Ergenekon sanığı Şener Eruygur'dan aldığı talimatlar çerçevesinde Deniz Harp Okulu organizasyonunda yer aldığı”, “Kafes planının icra edecek isimler arasında bulunduğu”, “Doğu Perinçek ve Şener Eruygur'dan gelen talimatlarda doğrultusunda Askeri Personele köprü elamanlık görevi gördüğü”, “Deniz Kuvvetlerinde albaylar, teğmenler ve askeri öğrencilerle ilgili ailevi durumları, etnik kökenleri, zevkleri tutumları ve davranışları gibi fişlemeler hazırladığı”, “Gelen bir ihbarda terör örgütü DHKP-C'nin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki yapılanmasına yardım ettiği” iddia ediliyordu. Yarbay Tatar'ın takip edilmesiyle ilgili ek klasörlerde bazı belgeler çıkmıştı. Gelen o ihbardan haberimiz yok ŞOK istihbarat notunda yer alan dosyanın akıbetine ilişkin bir bilgi yer almıyor. Dosyada yer alan telefon numarasınan ihbarı yapan M.İ'ye ulaşılamazken, yetkililer dosyanın Hollanda'dan Türkiye'ye getirilip getirilmediği, ihbarı yapan kişilerle görüşen askerlerin ifadelerinde ne dediği ve dosyanın içeriğine ilişkin soruları yanıtsız bırakıyor. İsthbarat notlarındaki bu bilgiler üzerine ulaştığımız Yarbay Ali Tatar'ın ağabeyi Ahmet Tatar, dosyada adı geçen isimleri tanımadıklarını söyledi. Ahmet Tatar, “Hollanda'da kardeşimin bir tanıdığının olduğundan haberim yok. Olsa bilirdim her halde. Söz konusu belgelerden de haberim yok... Albay E.E. isimli şahsı da tanımıyorum. Belgeleri görmem lazım” diye konuştu.
26 Nisan 2011 08:07
DİĞER HABERLER