Beyoğlu Belediyesinin Geleneksel İftar Yemeği

Beyoğlu Belediyesinin Geleneksel İftar Yemeği
TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı Muammer Güler, ''Sivil, çoğulcu ve katılımcı ruhla hazırlanacak bir anayasa ile Türkiye inşallah daha da ileriye geçmiş olacaktır'' dedi. Beyoğlu Belediyesinin geleneksel iftar yemeği, farklı din ve kültürlerin temsilcilerini bir araya getirdi. Galata Mevlevihanesinde, sema gösterisiyle başlayan yemeğin ardından konuşan Güler, Galata Mevlevihanesinin Türkiye için çok önemli bir kültür mekanı olduğunu ve AK Parti hükümetinin kültür eserlerinin hayata kazandırılması için büyük çaba sarf ettiğini söyledi. Güler, ''Hükümetimizin merkezi yönetim bütçesinden sağladığı kaynaklar, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve İstanbul'daki belediyelerin katkıları, emlak vergisinden oluşturulan fon ve İl Özel İdaresinin şu ana kadar 200 trilyona yakın kaynağı bu eserler için sarf edilmiştir'' şeklinde konuştu. Türkiye'de farklı kültürlerin bir arada yaşayabilmesinin, paylaşım ve anlayışlı olabilmenin göstergesi olduğunu vurgulayan Güler, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Biz demokrasi ve siyasette de bu birliği, anlayışı yansıtmaya çalışıyoruz. Yeni yapılacak anayasayla, hem demokrasiyi öne çıkaran hem sözde değil özde millet iktidarını sağlayabilecek bir yapılanma, farklılıkları zenginlik olarak algılayabileceğimiz bir çalışma yolundayız. Sivil, çoğulcu ve katılımcı ruhla hazırlanacak bir anayasa ile Türkiye inşallah daha da ileriye geçmiş olacaktır. Bu güzellikleri bozan şeyler de yok değil. Demokratik açılım ve Milli Birlik ve Kalkınma Projesi ile, yeni anayasa ile tüm bunların düzlüğe çıkacağına inanıyorum.'' İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı da Ramazan ayının Türkiye'ye ayrı bir ruh ve sevinç getirdiğini belirterek, ''Biz bir ay boyunca yüksek bir insanlık ve Müslümanlığı, kardeşlik, paylaşma duygularını yaşarız, soluruz, hissederiz. Ramazan bugün burada olduğu gibi tarih boyunca bütün dinlerden insanların hissettiği ortak bir değer olmuştur'' şeklinde konuştu. Çağrıcı, modernizmin ortaya çıkardığı insan ve toplum felsefesinin bazı değerleri zayıflattığının altını çizerek, ''Ramazan ayının konusu olarak 'Komşuluk' kavramını seçtik. İnsan oluşumunun birinci özelliği komşuluk olgusudur. Komşularımıza kapılarımızı kapattığımız zaman aslında toplumsal değerlere kapılarımızı kapatırız. Toplumsal ilişkiler olarak gördüğümüz birçok şeyin aslında menfaat ilişkileri olduğunu biliyoruz. Ancak komşuluk ilişkileri hep kalıyor'' dedi. Modern dünyanın bireyler arasına duvarlar ördüğünü ifade eden Çağrıcı, şunları kaydetti: ''Apartman dairelerinin kapıları aslında kalplerimizi birbirinden ayıran, geçişi önleyen engeller olarak yaşama yansıyor. Mesafelerin ortadan kalktığı hatta tersine döndüğü bir dünyada yüce dinimiz ve bütün dinlerin temelinde olan komşuluğu ayakta tutmamız ve ihya etmemiz, gerçek evrensel düzenin temellerini atmamız gerekiyor.'' Somali başta olmak üzere Afrika'daki açlık ve susuzluk sorunlarına karşı tüm dinlerin ortak tutum sergilemesi gerektiği ifade eden Çağrıcı, ''Ülkemizde Somali ile ilgili ciddi kampanyalar başladı. Milyonlarca Somalili açlık tehlikesiyle karşı karşıyayken dünyanın en zengin ülkelerinden birinde borçlanma tavanı yükseldi. Yani insanlar bir yandan yedikçe yiyor. Ancak dünyanın öbür yanında, onların sokaklara attıkları imkanları önlerine koyacak olsanız onlarca sene yetebilir'' diye konuştu. -''MÜSLÜMAN, HRİSTİYAN, MUSEVİ OLARAK BİR SOFRADA BULUŞTUK''- Fransa'nın İstanbul Başkonsolosu Herve Magro da Ramazan ayının verdiği mesajlara herkesin kulak kabartması gerektiğini vurgulayarak, ''Hangi dine mensup olursak olalım, yaşadığımız dünyayı daha güzel, daha barışcı bir hale hep birlikte getirebileceğimiz bilincine varmalıyız'' diye konuştu. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da ülkede farklı kültürlerin uzun yıllardır bir arada yaşadığını söyledi. Demircan, ''Binlerce yıllık geçmişimiz, insanlığın binlerce yıllık geleceği için verimli bir toprak gibi. Bu toprağa el birliğiyle bakmaya devam edeceğiz'' dedi. Fener Rum Patriği Bartholomeos da ibadetin tüm değerlerin bir bütünü olduğunu vurgulayarak, ''Doğru ve iyi olan yoldan gitmek, üretmek, adil olmak, hakkaniyetli davranmak, hasetten ve fesattan uzak durmak, muhtaç ve ihtiyaç sahiplerini korumak kollamak, sevgi ve mutluluğu paylaşmak gibi önemli erdemleri de birlikte uyguladığımız takdirde oruç gerçek anlamına ulaşır'' şeklinde konuştu. Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva ise tüm dinlerin mesajlarının ''Aynı anneden ve aynı babadan dünyaya geldik'' olduğunu söyleyerek, ''Bu merhamet ayında birbirimize daha merhametli davranmazsak, yarın tanrıdan nasıl merhamet dileriz. Bu ayın bize ilettiği en önemli mesaj budur. Dünya ekonomisinin büyük payı silahlara gidiyor. Tanrının istediği dünya birbirimizi öldürmek mi? Yeter artık birbirimizi sevelim ve merhametli davranalım. Türkiye bu konuda dünyaya ışık olabilir'' dedi. İftar yemeğine, AK Parti milletvekilleri Halide İncekara, Mihrimah Belma Satır, Mehmet Metiner, İtalyan Katolik Kilisesi Ruhani Lideri Anton Bulai, Ermeni Patriği Genel Vekili Aram Ateşyan, Keldani-Asuri Cemaati Ruhani Reisi ve Patrik Vekili François Yakan, Türkiye Süryani Katolik Patrik Vekili Yusuf Sağ, Neve Şalom Sinagogu Vakfı Başkanı Josef Nassi ve Yardımcısı Daryo Katalan, Surp Lusavoriç Ermeni Kilisesi ve Getronagan Lisesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Harutyun Ebeoğlu, Ermeni Katolik Kilisesi Vakfı Başkanı Jozef Arslangüloğlu, Süryani Kadim Cemaati Başkanı Kenan Altınışık, Beyoğlu Rum Ortodoks Kiliseleri Vakfı Başkanı Yorgo Papalyaris ve Süryani Kadim Cemaati Metropoliti Yusuf Çetin'in de aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı. (BD-TUR-ABK)03.08.2011 09:12:30
03 Ağustos 2011 09:14
DİĞER HABERLER