Barcelona’nın yuvası Camp Nou, bugün 52. yaş gününü kutluyor. Sayısız olaya ev sahipliği yapan stadyum, futbolseverler için mabet olma özelliğini koruyor
Barselona’da yaşayan İsviçreli Joan Gamper tarafından 1899’da kurulan Barcelona takımı, maçlarını önce sekiz bin kişilik Carrer Industria’da oynamıştı. Kulübün 1922’de açılan stadı Camp Les Corts ise 35 yıl boyunca hizmet vermişti. Gala İskoç St. Mirren ile yapılırken üç yıl sonra stat altı aylığına kapatılacaktı. İspanyol Milli Marşı’nı ıslıklayıp İngilizlerinkini alkışlayan taraftarlar, yaklaşmakta olan İspanya İç Savaşı’nı akıllara düşürürken kulübü Katalan milliyetçiliğinin kalesi haline getiren başkan sınırdışı edilmişti.
1930’da İsviçre’de sessizce intihar eden Gamper’den sonra kulübün başkanlık koltuğuna oturan ve dönemin iktidarını elinde tutan diktatör Primo de Rivera’yı eleştirmek için La Rambla gazetesini bile kuran Josep Sunyol, 1937’de General Franco’nun askerleri tarafından öldürülmüştü. İspanya İç Savaşı sırasında Amerika turnesine çıkan kulüp 1937’de faşizme karşı dikkat çekmeye başlarken, stat yasaklı dil Katalanca’nın konuşulabildiği tek yer olmuştu. Camp Les Corts’a artık sığmayan takıma yeni bir yuva lazımdı.
İzleyici rekoru Papa’nın
1954’te inşaatı başlayan Yeni Saha, 1957’de Legia Varşova ile oynanan maçla kapılarını açtı. 180 bin meraklı gözün Eulegio Martinez’in attığı ilk gole ettiği tanıklıkla başlayan serüvende sayısız unutulmaz an yaşanmıştı. Birçok finale ev sahipliği yapan Camp Nou, Michael Jackson’dan Madonna’ya, Luciano Pavarotti’den Frank Sinatra’ya birçok müzisyeni de ağırlamıştı.
Katalunya’ya özerklik verilmesi kampanyasının da merkezi olan Barcelona’nın mabedi, İspanya’yı yıllarca yöneten General Franco tarafından 1939’da sürgüne gönderilen Katalan politikacı Josep Tarradellas’ın doğduğu topraklara 38 yıl sonraki dönüşünden birkaç gün sonra ziyaret ettiği yer olmuştu.
Bugün 98.772 kişilik kapasitesi bulunan stadın misafir edebildiği insan sayısı yıllar içinde değişmişti. 1980’lerde 120 binden fazla kişiyi misafir edebilen stadın seyirci rekoru belki de, 1982’de Papa İkinci Jean Paul’ün düzenlediği bir ayinle kırılmıştı.
Gaudi’nin ruhunu taşıyacak
İlk defa 1968’de Başkan Narcis de Carreras’ın konuşmasında yer verdiği kulübün mottosu ‘Mes que un club’ (Bir kulüpten daha fazlası) o tarihten beri sayısız projeyle birlikte yeniden vücut buluyor. Formasına reklam almayan ekip, 2006’da imzaladığı sözleşme uyarınca beş yıllığına UNICEF’in logosunu formasında taşımayı kabul etmiş durumda. UNICEF’in projelerine yılda 1,5 milyon avro yardım da yapan kulüp, dünyanın birçok kıtasında yoksulluğa, açlığa ve hastalıklara dikkat çekmeye çalışırken stadının da taşıdığı anlam, Barça’yı birçok kulüpten farklı kılıyor.
Dünya futbolunun mabedi Wembley’ye de yeni bir çehre kazandıran İngiliz mimar Norman Foster tarafından elden geçirilecek stadın kapasitesinin 106 bine çıkması bekleniyor. Katalan diyarının yetiştirdiği en büyük mimar Gaudi’den esinlenen Foster, stadyumun dış cephesine ikinci bir kabuk eklemeyi planlıyor. Projeye göre Camp Nou’nun Barcelona ve Katalan bayrağının renklerini taşıyan seramiklerle bir renk mozaiğine dönüşmesi bekleniyor.
TARAF