Cezaevinde kansere yakalanan ihraç hâkim Mustafa Başer’in hastalığı 3. kez nüksetti. Oğlu koşullu salıverme süresi gelmiş olmasına rağmen bırakılmayan babası için yetkilileri hukuka davet etti
Cezaevinde 3 yıl önce kansere yakalanan ihraç hâkim Mustafa Başer’in oğlu avukat İskender Başer babasının 3. kez ameliyata gireceğini ancak babasına verilen hapis cezasının infazının bitmesine ve AİHM kararına rağmen gerekçesiz bir şekilde cezaevinde tutulduğunu kaydetti. İskender Başer, ‘‘İntikam duygusuyla ne devlet ne de hukuk işlemez, işleyemez.’’ dedi.
62 KİŞİ HAKKINDA TAHLİYE KARARI VERMİŞTİ
17-25 Aralık 2013’teki rüşvet ve yolsuzluk operasyonları gerçekleştirdikleri için tutuklanan polis müdürleri Ömer Köse, Yurt Atayün ve Ali Fuat Yılmazer’in aralarında olduğu 62 polis ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın aralarında bulunduğu gazetecilerin hakkında 26 Nisan 2015 yılında tahliye kararı veren hakim Mustafa Başer 1 Mayıs 2015’te hukuksuz bir şekilde tutuklanmıştı.
KOŞULLU SALIVERME HAKKI VERİLMEDİ
Yaklaşık 8 yıldır tutuklu bulunan Mustafa Başer’e verilen 10 yıl hapis cezasının infazının 27 Eylül 2021’de bitmesine rağmen koşullu salıverme hakkından faydalandırılmadığını belirten avukat İskender Başer, 3 yıl önce kansere yakalanan babasının hastalığın nüksetmesi üzerine 3. kez ameliyat edileceğini söyledi.
OĞLU BABASININ MAĞDURİYETİNİ SOSYAL MEDYADAN DUYURDU
Twitter hesabından babası Mustafa Başer’in uğradığı haksızlıkları paylaşan İskender Başer, ‘‘Kendisi hakkında Eylül 2022 tarihinde AİHM tarafından hak ihlali kararı verilmesine rağmen ve yine kendisine verilen cezanın infazı bitmiş olmasına rağmen anlamlandıramadığımız ve gerekçesiz bir şekilde hala cezaevinde tutulmaya devam ediyor.
Kendisinin şu an kanunen tutuklu mu hükümlü mü yoksa rehine mi olduğu konusunda kafamız karışmış durumda. Zira hakkında hak ihlali kararı verilen ve aldığı cezanın infazını bitirmesine rağmen tahliye edilmeyen birisi İnfaz Kanunu hükümlerine göre ne tutuklu ne de hükümlüdür.
1 Mayıs 2015’te gözaltına alındığı ilk gün söylemişti kendisi, bu işler böyle yürümez, hukuk devleti böyle işlemez. Bizim o günden beri istediğimiz şey şahsımıza bir ayrıcalık yapılması asla olmadı.’’ ifadelerini kullandı.
”İNTİKAM DUYGUSUYLA NE DEVLET NE DE HUKUK İŞLEMEZ, İŞLEYEMEZ”
Telafisi mümkün olmayan hak kayıplarının yaşanmaması için sorumluları hukuka uymaya davet eden avukat İskender Başer şu ifadeleri kullandı:
‘‘Hukuku düsturuyla uygulamak kimsenin keyfine kalmamalı kalamaz bu bir zorunluluktur. Yarın güvendiğiniz kim ise, ondan değil bunun hesabı sizden sorulur.
Hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından “hak ihlali” kararı verilen insanları, üstelik bir de cezaevinde kalmaları için hiçbir süre kalmamışken kafanıza göre cezaevinde tutamazsınız. Bu ciddi bir meseledir, bu kararların Anayasal bağlayıcılığı var.
Bu hangi cürümün cezası? Eğer “daha önce canını yaktıkları için böyle yapılıyor” gibi bir düşünceniz varsa, birincisi bu sözde intikamın alınacağı adam benim babam değil, ikincisi intikam duygusuyla ne devlet ne de hukuk işlemez, işleyemez.
Telafisi mümkün olmayan hak kayıplarında, yalnızca biz değil bu coğrafyada yaşayan her insan kaybeder. Yıllardır bunu öğrenemediniz hala inatla anlamıyorsunuz. Sizden bir hukukçu olarak talep ediyorum. HUKUKU UYGULAYIN.’’