Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'nin 8 dakikalık en son sohbeti Herkul.org internet sitesinde paylaşıldı.
Kıymetli arkadaşlar,
Daha önceki mesajlarımızdan hatırlayacağınız üzere, sabah derslerimizin ilk gününde ana kitap/temel kaynak olarak merhum Elmalılı Hamdi Yazır hazretlerinin “Hak Dini Kur’an Dili” isimli eserini takip ediyoruz.
Bu muhteşem tefsiri birimiz satır satır okuyor, diğerlerimiz dinliyoruz ve muhterem Hocamız da okunan bölümlerle alakalı açıklamalarda bulunuyor. Sonraki gün ise, o sırada bahis mevzuu olan ayet-i kerimelerle ilgili başka neler söylendiğini müzakere etmek üzere ders halkasındaki arkadaşlarımız çalışıyorlar ve yirmi kadar eserden özetler hazırlayıp sırayla arz ediyorlar.
Bu nağmede Elmalılı Tefsiri’nin okunduğu güne ait bir ses kaydı sunacağız. Allah nasip ederse, yarın da aynı ayetlerin müzakeresinin yapıldığı sonraki günden bir bölüm paylaşacağız.
Ders halkasındaki arkadaşlarımız bu paylaşımlarımızda çok kısa da olsa kendi seslerine yer verilmesi konusunda gerçekten gönülsüzler. Fakat, aziz Hocamızın açıklamalarının hangi mevzu ile alakalı olduğunun anlaşılabilmesi için öncesindeki bazı cümlelerin de aktarılmasında fayda mülahaza ediyoruz.
08:44 dakikalık bu kayıtta:
“Biz insana, anne ve babasına güzel muamele etmesini emrettik. Zira annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur. Çocuğun anne karnında taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet insan, gücünü kuvvetini bulup daha sonra kırk yaşına girince “Ya Rabbî!” der, “Gerek bana, gerek anneme babama lütfettiğin nimetlerine şükür yoluna beni sevket. Senin razı olacağın makbul ve güzel iş yapmaya beni yönelt ve bana salih, dine bağlı, makbul nesil nasib eyle! Rabbim! Senin kapına döndüm, ben Sana teslim olanlardanım.” (Ahkâf, 46/15) ayet-i kerimesi münasebetiyle,
*Anne sütü ile beslenmenin önemi,
*Kırk yaş duası,
*Zürriyet hakkında yapılan duanın kuşatıcılığı,
*İnsanın ilk mektebi;
“Fakat bir de öyleleri var ki, kendisini imana dâvet eden anne ve babasına: “Öf be! Yetti artık! Benden önce nice nesiller ölüp de geri dönmediği halde, siz beni mezarımdan dirilip çıkarılmakla mı korkutuyorsunuz!” derken, onlar: Allah’a sığınıp yalvararak oğullarına: “Yazık ediyorsun kendine!” derler, “imana gel, Allah’ın vâdi elbette gerçektir.” O ise yine de: “Bu âhiret inancı eskilerin masallarından başka bir şey değildir” diye diretir.” (Ahkâf, 46/17) ilahî beyanı vesilesiyle,
*Resmin öteki yüzü ve hayırsız evlat,
*Beşeri bir hakikat: Herkesin çırak çıkarılamayabileceği,
“Gün gelir, kâfirler cehennem ateşinin karşısına tutulurken şöyle denilir: Bütün zevklerinizi dünya hayatınızda kullanıp tükettiniz, onlarla safa sürdünüz. Artık bugün dünyada haksız yere büyüklük taslamanız ve dinden çıkıp fâsıklık etmeniz sebebiyle hor ve hakîr eden bir azap ile cezalandırılacaksınız!” (Ahkâf, 46/20) yüce beyanından hareketle,
*Hazreti Ebu Zerr ve Hazreti Ömer bin Abdulaziz’in muhasebe ve murakabe enginliği,
*Dünyayı terk etmenin ölçüsü,
*Bir bebeğe benzeyen nefsin kontrolü
gibi muhtelif konularla alakalı nükteler dinleyeceksiniz.
Muhabbetle…