THY uçağından indirilmek istenen İstanbul Bağımsız Milletvekili Muhammed Çetin, söz konusu skandalla ilgili olarak "Balık baştan kokar" değerlendirmesini yaptı.
- "THY'nin konuyla ilgili açıklaması yanlışlar ve çarpıtmalarla dolu."
- "Boş koltuklarla ilgili sorduğumda onlar pilotlar için ayrıldı dediler. Boş bir koltuğa da çanta bağladılar"
- "İnmek istemeyle ilgili bir şey söylemediğim halde, 'inmek isteyen yolcumuz varmış' diye anons yapılarak uçak durdu."
- "Sizi polis zoruyla indiririz denildi."
Engelleme dolayısıyla 3 saat gecikmeyle ulaştığı Pakistan'da konuşan eski AK Partili vekil, THY'nin konuyla ilgili açıklamasının da "yanlışlar ve çarpıtmalarla dolu" olduğunu vurguladı. Skandalı öğrenen uçaktaki Pakistanlı yolcular ise Çetin'e 'bravo' diye destek vermiş.
THY, VALİZİ TEKRAR YÜKLEMEMİŞ; AYRICA ÜCRET TALEP EDİLMİŞ
Çetin, maruz kaldığı skandalla ilgili olarak "her türlü gerçeğin çarpıtıldığı, balığın baştan koktuğu böyle bir dönemde, THY'nin de yalanlarla dolu bir açıklama yapmasının doğal olduğunu" söyledi.
İslamabad'da kalacağı otelde konuşan Çetin, Pakistan’a ulaştığında, İstanbul'dayken indirilen valizinin uçağa tekrar yüklenmediğini ve bir Pakistanlı yetkilinin kendisinden 'business' mevkiinde uçtuğu için ücret talep ettiğini söyledi. Çetin, "Şu anda hiçbir eşyam yok; üstümdekilerle kaldım." dedi.
SEYAHAT KONUSUNDA BİLGİ VERMEDİĞİ KİMSE KALMAMIŞ
THY’nin söz konusu 'yalan' açıklamasının kötü bir sürpriz olduğunu kaydeden Çetin, "Seyahatimi Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e, yardımcısına ve kalemine, THY’ye, Hamdi Topçu beye ve sekreteryasına, Temel Kotil beye ve sekreteryasına bildirdim; 20-30 defa telefon ettim" dedi. Çetin, THY'ye faks da gönderdiğini ve 'sıkıntı yok' cevabını aldığını kaydetti.
THY’yi tenkit ettiği için bu uygulamaya maruz kaldığı söylemine de açıklık getiren Çetin şöyle konuştu: "Ben THY’nin uçaklarında neden Zaman, Bugün, Taraf veya Sözcü gibi gazetelerin olmadığını ve bu uygulamanın yanlış olduğunu söyledim." Çetin, bunu ayrıca şikayet formlarına yazdığını kaydederek, "Bu gazetelerin imajına bu şekilde zarar veremezsiniz; aksine Türkiye’nin imajına leke sürersiniz dedim. Bunlarla Türkiye’nin özgürlükleri, konuşma özgürlüğü ifade özgürlüğü, haber alma, haber verme özgürlüğüne zarar verilir ve bunları yabancılar aleyhimize kullanır. Bugün orada ben Zaman, Today’s Zaman ya da Bugün istemiştim; diğer insanlar da sözcü istemişti. Şimdi bunları engellemekle nereye gider Türkiye? Yani bu bir imaj kaybı, kredi kaybı değil midir?" dedi.
BENİ ORAYA KENDİLERİ OTURTMUŞTU; PİLOT DA RAZIYDI
Çetin, "Binişler tamamlandı" anonsundan sonra uçakta yaşananları şöyle anlattı: "Şimdi diyorlar ki efendim arkada oturuyordu kendisi, oraya geçti... Kesinlikle yanlış ve yalan; çünkü personel form doldurdu orada, uçağa en son bizi aldılar, 4 tane VİP, biz daha ayaktayken 'binişler tamamlandı' dendi. Bunun üzerine ben boş yerleri görünce 'bunlar niye boş' dedim, 'boş' dediler. 'Bir de yer amirine soralım' dediler, yer amiri geldi, 'biz bunları pilotlara ayırdık' dedi. Şimdi iki tane pilot var; ikisine de uyumak için yer ayrıldıysa ve ön tarafta bir koltukta da bir küçük el valizi bağlanmış ve bana diyorlar ki 'yer yok, 'seni upgrade (bir üst sınıfa çıkarma işlemi) edemiyoruz' ve bunların hiçbirini bize söylemiyorlar."
Ardından diğer milletvekillerinin koltukların fotoğraflarını ve filmini çektiğini, diğer personelle konuştuklarını söyleyen Çetin, şöyle devam etti: "Bu sefer diyorlar ki 'biz size şimdi, uçak normal perondan ayrıldı, kalkışa geçti ve pistin tam başına geldi, biz bekledik, hemen uçacaktık, o sırada uçak aniden durdu. 10-15 dakika bekledik, sonra bir anons geldi pilot tarafından, 'bir yolcumuz inmek istiyor, onu bekliyoruz.' Ben inmek istediğime dair bir şey söylememiştim. Çünkü kendileri beni oturtmuşlardı ve pilot da razıydı. Perondan ayrılması ve pistin başına gelmesi gösterir ki herkes razı bir şekilde gidiyor. Sonra uçak daha hareket halindeyken gelip bana dediler ki 'arkaya geçeceksin.' Fakat bu sırada da aynı anda uçakta fazla müşteri var, ayakta müşteri var, yer lazım, problemleri vardı ve tutup benim yerime de başka birisini oturtmuşlardı. Şimdi uçak kalkarken ben yerimden kalkacağım, o adamı yerinden kaldıracağız, o insan yer bulacak, ondan sonra biz oturmaya çalışacağız. Bütün milletin önünde iki müşteriyi de rencide etmekti bu. Ben o yüzden dedim ki 'şu anda kalkmıyorum, zaten burası boş, boş gitmiyor mu? Dolayısıyla uçak kalkışta; zaten hareket ediyor uçak durmuş değil.' Bunun üzerine 'tamam' dediler fakat bir dahaki görüşmelerinde yine uçağı durdurmaya karar verdiler.
BİR YETKİLİ, YUKARIDAN EMİR BEKLEDİ; BOŞ KOLTUĞA VALİZ BAĞLADILAR
Sonra merdivenin geldiğini dile getiren Çetin, "Kapıyı açtılar, bir yetkili geldi, 10-15 dakika ne yapacağını bilemeden bekledi, emir bekledi. Sonra o da geldi, 'efendim inmek istemişsiniz, buyurun' dedi. Ben 'uçaktan inmek istediğime dair hiçbir şey söylemedim' dedim. Ama 'sizi indiririz' dedi. O zaman 'polisle mi indireceksiniz? Bunu da polis arkadaşlar yapmaz; çünkü ben milletvekiliyim.' Bunun üzerine gitti. belki 1,5-2 saat daha bekledik. Gelip bana 'uluslararası havacılık...' diye bir şey okumaya kalktılar. Onda da işte uçuşu engellediğim için polisle çıkarılacağım, tutuklanacağım ve mahkemeye verileceğime dair şeyler söylediler. 'Okuyun siz, bunlarla karşılaştığımızda görüşürüz' dedim. Hatta bunun görüntüsünü arkadaşlarımız çekmeye kalkınca da okumadan bırakıp gittiler. Daha sonrada gelip 'inmiyorsunuz' diyerek tutanak tutup gönderdiler bizi. Yani kendileri bu yaptıkları ayıbın farkında olunca da bırakmış oldular." dedi.
Çetin sözlerine şöyle devam etti: "Şimdi koltuklar boş, boş koltukların fotoğrafları, filmleri var, bu bir; ikincisi koltuklara, boş yerlere çanta bağlıyorlar, el çantası bağlıyorlar, bunların fotoğrafları var, başka insanlar ayakta kaldı diye bizim yerimize oturtuyorlar; sonra 'siz buraya buyurun' diyorlar kendileri çağırıyorlar. Dolayısı ile ben hiçbir şekilde uçuşun ahengini bozmadım, kendileri beni oraya oturttu ve hakkım olduğunu söylediler ve ben hiçbir problem çıkarmadan ayakta bile olmadan el kol hareketi bile yapmadan hiçbir şey..."
PAKİSTANLI YOLCULARDAN ÇETİN'E 'BRAVO' DESTEĞİ
Uçakta kendisine yapılan skandal muameleyi öğrenen Pakistanlı yolcular da çileden çıkmış ve Çetin'e destek vermiş. Eski AK Partili vekil, durumu öğrenen bazı Pakistanlı yolcuların kendisine 'bravo' diye destek verdiğini dile getirdi.
Çetin, ayrıca şunları söyledi: "Şimdi Türkiye’nin geldiği duruma bakın; birkaç insanın şahsi, keyfi uygulamaları yüzünden ne insanlar okuyabiliyor, ne konuşabiliyor, ne de seyahat edebiliyor. Nereye gittiğimizi bir düşünün. Dolayısıyla Türk Hava Yolları'nın yaptığı açıklama kesinlikle yanlışlarla dolu, kesinlikle çarpıtma ve kendilerini kurtarmak için bir bahane... Kimsenin Türkiye'yi, THY'yi tenkit ettiği, o manada herhangi bir şekilde itibar, kredi kaybettirdiği yok. Daha önce yazdığımız bir sürü teşekkürü niye çıkarmıyorlar o zaman? Kendi yaptıkları hatayı örtmek için böyle bir açıklama yapılmış; kesinlikle yanlış, taraflı ve katılmıyorum."
DÖNÜŞTEKİ MUHTEMEL UYGULAMADAN DA ENDİŞELİ
Valizinin gelmeyişini de sert şekilde eleştirerek, Türkiye'ye dönüşte de zorluk çıkarılacağından endişe eden Çetin, sözlerini şöyle tamamladı: "Ama çantamın gelmeyişi, eşyamın gelmeyişi... Dönerken ne gibi zorluklar yapacaklar; bakalım o upgrade (sınıf yükseltme) meselesini düzeltecekler mi, bunu da göreceğiz. Yapmazlarsa o zaman biz de hukuk önünde haklarımızı ararız."
Dün akşam Atatürk Havalimanı'ndan İslambad'a gitmek üzere THY uçağına binen İstanbul Bağımsız Milletvekili Muhammed Çetin, uçaktan indirilmek istenmiş, olayın sosyal medyada yankı bulmasıyla uçuşla ilgili engeller kaldırılmış ve uçak 3 saati aşkın bir rötarla İstanbul'dan havalanmıştı.
İşte Milletvekili Çetin'in, Twitter hesabından olaya dair yazdıkları:
CİHAN