Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polislere yönelik aylardır devam eden işkencelere bir yenisi eklendi.
Karaca, Mehmet Baransu ve tutuklu polisler habersiz bir şekilde, azılı suçlular için yaptırılan koğuşlara nakledildi. Psikolojik işkenceyle bilinen koğuşlarda yaşam standartları çok düşük.
Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polisler ile 70 gündür Metris Cezaevi’nde tutulan gazeteci Mehmet Baransu, Silivri 9 No’lu T Tipi Cezaevi’ne nakledildi. Azılı suçlu mahkumların kalması için birkaç ay önce yapımına başlanan cezaevinde yaşam standartlarının çok düşük olması tepki toplarken, nakil işlemi ailelerden ve avukatlardan habersiz gerçekleştirildi.
Konuya ilişkin açıklama yapan Karaca’nın avukatı Fikret Duran, “Bardak çatal, kaşık yok. Tomurcuk çay kutusunun kapağıyla yemek yemek zorunda bırakılıyorlar. Dolaplar yetersiz. Tuvalet banyo yan yana. Hijyenik açıdan da çok sıkıntılı. Dışarıdan telefonla aranmak istendiği zaman maalesef telefon bile bağlanmamış.” diyerek sıkıntıları ortaya koydu. Mehmet Baransu’nun avukatı Sercan Sakallı ise “Siyasi iradenin isteği doğrultusunda bir mesaj vermediler. Bu dik duruşu kırabilmek için baskı yoluna gidiliyor.” dedi ve bu hukuksuzluğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacaklarını duyurdu.
Kullanıma tam olarak hazır olmayan ve bir ya da üç kişilik odalardan oluşan T Tipi Cezaevi’ne gönderilen ilk kişi gazeteci Mehmet Baransu oldu. Baransu, cumartesi sabahı yeni yerine nakledildi. Algı operasyonları neticesinde tutuklanan ve aylardır iddianameleri dahi hazırlanmayan Karaca ve polisler de pazar günü 9 No’lu Cezaevi’ne yerleştirildi. Nakil sırasında tutukluların eşyalarının da yeni cezaevine taşınması gerekirken, bunun yapılmadığı belirtildi.
Nakil günü ilk olarak temizlikle ilgilendiklerini belirten avukat Duran, cezaevinde müvekkiline adeta işkence yapıldığını vurguladı. Duran, yeni cezaevindeki görüşme odalarındaki camların da ses geçirdiğini anlattı. Odadaki her camdan ikişer üçer görevlinin görüşme boyunca kendilerini göz hapsine aldığını aktardı. Fikret Duran, bu hamlelerin siyasi iradenin isteği doğrultusunda yapıldığını ifade etti.
‘KONUYU ANAYASA MAHKEMESİ’NE VE AİHM’YE TAŞIYACAĞIZ’
Balyoz darbe planıyla ilgili belgeleri temin ettiği gerekçesiyle tutuklanan Mehmet Baransu’nun avukatı Sakallı da “Hafta sonu vezne kapalı olduğundan para yatıramadık. Kendisinin Metris’teki parası transfer edilmedi. O yüzden alışveriş yapamadı. Yemek vermişler, kaşık yok. Su bulmada da sıkıntı yaşandı.” ifadelerini kullandı. Tadilatı bitmemiş olan cezaevindeki koşullardan memurların da şikayetçi olduklarını aktaran Sakallı, skandal niteliğindeki uygulamayı en kısa zamanda Anayasa Mahkemesi ve AİHM’ye taşıyacaklarını kaydederek “Olay gitgide psikolojik işkenceye dönüşüyor. Yüksek güvenlikte olduğu için görevlilerin tavrı biraz daha sert oluyor. Anayasa Mahkemesi ve AİHM’ye başvurularımız olacak. Tutukluyu böyle yüksek güvenlikli T tipi bir sistemde tutmak makul değil.” dedi.
‘MAKSAT TECRİT ETMEK’
Apar topar gerçekleşen nakli Twitter adresinden duyuran eski Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı’nın avukatı Osman Ertürk de “Maksatları tecrit etmek. Birileri ölse, birileri ağlasa sızlasa da biz de mutlu olsak diye göz yaşından medet umanlar var. İşin takipçisiyiz.” sözleriyle tepki gösterdi. Hidayet Karaca’nın oğlu Sıdkı Karaca da Twitter’dan bir açıklama yaptı: “Babamdan haber aldım. Cezaevi yönetimi kimseye haber vermeden 6 No’lu Cezaevi’nden 9 No’lu Cezaevi’ne naklediliyormuş.”